ŞİİRLER


Abdal

Dediler:
“Şu abdalla konuşup da
Etkilenmeyen yoktur,
Onu ya sürgün edelim
Ya da öldürelim.”
Bilmediler, bilemediler
Abdala sürgün hicrettir,
Ölüm Hakk’tan davettir,
Bu ulvi ve kudsi davete
Tebessümle gitmek gerektir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Abdalın Şarabı

Şairin ruhu,
Okuyor Hu! Hu!

Şakirin sırrı,
Hamdeder zerratı.

Zakirin kalbi,
Atıyor Hakk! Hakk!

Yûnus’un aklı,
Rab diyor bak!

Vedûd okuyor dili,
Aşk kokar her hâli.

Bak, nurdandır nârı!
Yanıyor her yanı.

Dinmiyor hiç gözyaşı,
Sarhoş hâlinden tanı!

Abdalın şarabı,
Ayyaştır her anı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Acımak Ve Sevmek

İnsanlara acımayınız,
İnsanları seviniz,
Bu bizim meşrebimiz,
Eğer bilirseniz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aç Gözünü Olma Kör

Ey nefsim!
Aç gözünü, olma kör!
Sanat mûcizelerini gör,
Bak, üzüm asmasının yaprağındaki nakşa,
Tesâdüfî olması mümkün mü hâşâ?

Ey nefsim!
Aç kulağını olma sağır,
Duy, mahlûkat zikrediyor ağır ağır,
Bak, Hakk diyen şu kuşa,
Hiçbir zikir gitmez boşa.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Adalet

Adalet hak ve mizan iledir,
Hakk-ı Adl daim âdil iledir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Adalet Ve Hikmet

Adalet kalem oldu,
Satırlar hikmet doldu,
Hikmetsiz adalet,
Soldu oldu dalalet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ademden Adem Oldun Madem

Ademden Âdem,
Oldun madem,
Bir taş, bir çiçek,
Ya da bir böcek,
Havada bir sinek,
Arzda bir binek,
Bahrde bir semek,
Olmadın madem,
Gel o zaman her dem!
Solmadan Âdem,
Kıyama erek.
Abd rükûda gerek,
Sücudla erek.
Gıptada melek,
Bize aşk gerek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Adı Kar

Yeryüzüne rahmet akar,
Bembeyazdır adı kar,
Ey Kuddûs!
Temizledi arzı,
İndirdiğin kar,
Seyyiatımıza da yağdır,
Adı af olan kar,
Ve yüreğimize de,
Hidayet olan kar,
Sen’sin Semi’,
Sen’sin Mucîb,
Sen’sin Gaffar,
Sen’sin Tevvab,
Sen’sin Afüv,
Sen’sin Hâdî,
Sen’sin ezeli ve ebedi lütüfkâr.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ağlayan Anlar

Ağlayan anlar dizelerimizi,
Allah dostu sürer Peygamber izi,
Kimileri inkâr eder bizi,
Kaybeder sonunda izimizi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Akıl Hikmete Sevk Eder

Uyan ey insan ölüm var ayıl!
Seni hikmete sevk eder akıl,
Hayvan gibi yaşayacaksak,
Ne diye verildi ki şu akıl?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Akıl Ve Vicdan

Hakk içindir insan aklı,
Vicdan ki her daim haklı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Akıldan Gaye

Hayvanca kontrol edilemez şehvet ve hiddet,
Akl-ı beşer bu letaifi kontrol etmelidir elbet,
Zira akıldan gaye hikmet ve istikamet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aklın Ermez Mi Haşre?

Yaklaşıyor kıyamet,
Sen haşri zikret!
Aklı olana ibret,
Derya dolusu hikmet.

Aklın ermez mi haşre?
Bak misaldir çekirge,
Toprak altında kalır,
O tohum yatırılır.

Zaman zamanı alır,
Uzun bir süre kalır,
Topluca çıkarılır,
Yeryüzüne dağılır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aldanma Kesrete

Ey nefis!
Gel etme gurur!
İbadettedir asıl onur.
Kulûb bulur,
Zikrullah ile huzur.
Aldanma kesrete,
Hepsi yok olur.
Bak, dinle âlemleri!
Hepsi vahdet okur.
Saltanat dediğin,
Bir gün yok olur;
Sultan da halk da,
Mevtle bir olur.
Zengin de fakir de
Kabre konulur.
Sorgudan muaf olan yoktur;
Şahidimdir işte ehl-i kubur,
Şahidimdir aşkla dolu sudûr,
Edeceğiz Mahşer günü zuhur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aldır Beni Buralardan

Yûnus ki Sen’in lütfundan,
Ey Rabbim Yüce Yaradan!
Kaldır perdeyi aradan,
Aldır beni buralardan!
Kelimeydim dize oldum,
Dize dize şiir oldum,
Sana geldim, aşk oldum
Aldır beni buralardan!
Oku! Emrettin okudum,
Sen’in ismini okudum,
İlmek ilmek aşk oldum,
Kaldır perdeyi aradan.
Yaprak oldum,
Gül oldum,
Toprak oldum,
Kul oldum,
Aldır beni buralardan!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Alemlere Rahmet

Ey Tevrat’ta Ahyed!
İncil’de Ahmed!
Kur’an’da Muhammed!
Sensin âlemlere rahmet!
Âlemler eder sana muhabbet.

Seni okumak,
Seni tanımak,
Seni anlamak,
Gül misali sana susamak,
Budur işte asıl yaşamak!

Yâ Resûlullah!
Bir işaretinle şakk etti Kamer,
Avucunda zikreyledi aşkla hacer,
Risaletine şehadet etti nice şecer,
Zerreden şemse her şey davanı tasdik eder.

Seni okumak,
Seni tanımak,
Seni anlamak,
Gül misali sana susamak,
Budur işte asıl yaşamak!

Ey Vedûd’un habibi!
Ey kalplerin tabibi!
Hidayetin güneşi!
Enbiyanın hatemi!
Tevâzunun madeni!

Seni okumak,
Seni tanımak,
Seni anlamak,
Gül misali sana susamak,
Budur işte asıl yaşamak!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Alemlerin Rabbi Allah

Ey Rabb-i binler âlem,
Anlatır Sen’i muvahhid kalem,
Hem anlatır her bir âlem,
Aşkındandır şiirlerimdeki gizem,

Sanadır, yalnız Sanadır
Duyduğum nihayetsiz özlem,
Yoktur, asla yoktur,
Seni anana hiçbir vakit elem.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Alim

Diplomayla âlim olunmaz,
Para kazanmak için,
İlim tahsil olunmaz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Alim Kitap Yüklenen Değildir

Âlimliği kitap yüklenmek sanma!
Nefsini kimseden üstün sayma!
Kitap yüklenmek için akla ne gerek?
İlmiyle âmildir âlim, bilmek gerek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Alim Ve Cahilin Tekellümü

Âlim bin düşünür bir söyler,
Cahil bir düşünür bin söyler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Allah

Ey zalimler!
Ey gafiller!
Günahkâr gözlerinizle,
Gaflet dolu gönlünüzle,
Allah’ı göremiyorsunuz diye,
O’nu yok mu saydınız?
Yoksa O’nu yok mu sandınız?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Allah Derim

Allah derim, Allah derim
Şirki redderim.

Allah derim, Allah derim
Ben iman ederim.

Allah derim, Allah derim
Ben tevhide giderim.

Allah derim, Allah derim
İslâm’a girerim.

Allah derim, Allah derim
Rabbim Sana teslimim.

Allah derim, Allah derim
Tevekkül ederim.

Allah derim, Allah derim
Sevgine ererim.

Allah derim, Allah derim
Abdal abdal gezerim.

Allah derim, Allah derim
Aşkınla eririm.

Allah derim, Allah derim
Mecnundan beterim.

Allah derim, Allah derim
Huşûya ererim.

Allah derim, Allah derim
Secdeyle yükselirim.

Allah derim, Allah derim
Sana’dır davetim.

Allah derim, Allah derim
Visale ererim.

Allah derim, Allah derim
Ben Sana dönerim.

Allah derim, Allah derim
Kabre girerim.

Allah derim, Allah derim
Kudretini seyrederim.

Allah derim, Allah derim
Haşredersin gelirim.

Allah derim, Allah derim
Boynumu bükerim.

Allah derim, Allah derim
Rahmet ümit ederim.

Allah derim, Allah derim
Rızana ererim.

Allah derim, Allah derim
Cemalini seyrederim.

Allah derim, Allah derim
Muradıma ererim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Allah'a İltica

Besmelesiz başlayan işten,
Hamdsiz başlayan sözden,
İhlassız amelden,
Lanetli İblis’ten,
Ürpermeyen kalpten,
Yaşarmayan gözden,
Marifetsiz ilimden,
Hayâ etmeyen yüzden,
Boş konuşan dilden,
Sığınırım Rabb-ül Âlemin’e özden.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Allah'tan Gayrısından Korkma

Allah’tan gayrısından korkma!
Zira O dilemedikçe,
Hiç kimse hiçbir şey dileyemez!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Alma Böyle Bir Dua

Kimsenin zulmü kalmaz yanına,
Allah tehir eder amma,
Unutmaz bilesin asla,
En kötü dua beddua,
Alma sakın böyle bir dua!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Altın Ve Elmas

Şu elimizdekiler altın ve elmastır,
Kullandığımız tek para ihlastır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ameldir İlme Zabit

Ameldir ilme zabit,
Rabbim eyledi âbid,
Yeryüzü bize mescit,
Her zerrem oldu sacid.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ameller Tartılıyor

Hasenatım defterde,
Seyyiatım defterde;
Mizan kurulmuş artık,
Ameller tartılıyor.

Kızgın ateş çıldırmış,
Alevleri saçıyor;
İnsanlar etrafında,
Sanki gözler fırlıyor.

Hasenat galip ise,
Ne mutlu nefsim sana!
Sevaplar mağlup ise,
Senin yurdun Hâviye!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Amellerini Ateşe Atma

Ey Yûnus!
Kıldın diye iki rekât namaz,
Zannetme azap sana hiç uğramaz,
Dilin gıybet ve yalan ile olmuş ise yaramaz,
Neye yarar kıldığın o namaz?

Ey nefsim!
Sen oruç tutuyorsan,
Oruç da seni tutmalı,
Oruçtan mânâ, yalnız açlık sanma!
Amellerini ateşe atma!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Amin!

Ya Rab!
Yüce ismin, ulu rızan hürmetine,
Esmâ-yı hüsnânın ve sıfat-ı kudsiyenin hürmetine,
Gökleri direksiz yükseltenin hürmetine,
Koca dağları, arza direkler kılanın hürmetine,
Geceyi gündüze, gündüzü de geceye katanın hürmetine,
Aşk ile dönenlerin hürmetine,
Âşığın da gözyaşlarının hürmetine,
Ayrılığa düşmüş kalplerimizi birleştir!
Ve bizleri İttihâd-ı İslamla güçlendir!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Amir Zamirini Güzel Seçmeli

Ey sen âmir!
Edemezsin kırdığın bir gönlü tamir,
İyisi mi seç sen kendine güzel bir zamir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Anlayabilenler Anabilenlerdir

Yazdıklarımızla ağlayabilenler,
Andığımızı anlayabilirler.
Ve bizi anlayabilenler,
Hakk’ı anabilenler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Anne Ve Baba Duası

Anne duası alan yolda kalmaz,
Baba bedduası alan iflah olmaz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aptal Ve Abdal

Aptala malum meçhul olur,
Abdala meçhul malum olur,
Hakk’ı anan hakkı bulur,
Bizimle olan bizim gibi olur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Arif Ve Cahil

Ârif her musibetten bir ders-i ibret alır,
Cahil ne gelse başına kul yaptı sanır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Arş'a Doğru

Rabbim ne bildirdiysen hepsi doğru,
Ne olur uçur bizi Arş’a doğru.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Arza Nida

Ey arz!
Ses ver bana!
Söyle bana!
Sırtındaki insanlar mı daha çok?
Yoksa toprak altındakiler mi?
Arz sonsuz dillerle,
Ölüm haktır okur
Ve haykırır:
“Ey şair!
Elbette toprak altında yatanlar çok,
Bunu bilmeyen yok,
Ama gel gör ki ey Seyyah!
Dünyaya aldanan çok,
Ölümü zikreden neredeyse yok!”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Asıl Marifet

Değildir kesreti terk,
Gerçek marifet.
Kesret içinde de,
Vahdet ile olabilmek,
Asıl marifet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Asla Diz Çökmez Bu Millet

İsterseniz deneyin darbe,
Dilerseniz koşup gelin harbe,
Asla diz çökmez bu millet biline.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşığın Kalemi

Âşığın kalemi,
Titretiyor âlemi,
Sen bizimle kal emi?
Aşkımızdan al emi?

Abdalın sözleri,
Ağlatıyor gözleri,
Bildiğin o, söz eri,
Baktı mı da göz eri.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşık

Bal damlıyor dilinden,
Yaş geliyor gözünden,
Kim anlıyor sözünden,
Âşığın özünden.

Zarar gelmez elinden,
Kalp kırılmaz dilinden,
Yellerin telinden,
“Hu!” okuyor derinden.

Ebrehe’nin filinden,
Hak korudu şerrinden,
Yüz çevirme beytinden,
O gönül evinden.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşık Oldum Mevla'ya

Bir kez geldim dünyaya,
Âşık oldum Mevla’ya,
Yine gelsem dünyaya,
Sevdam yalnız Mevla’ya.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşık Ölmedi

İman dolu yürek,
Sarsılmaz dağdır,
İman aşk ile,
Kıyamdadır,
Âşık ölmedi,
Aranızdadır, sağdır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşıklar

Âşıklar aşk derler,
Hakk deyu dönerler,
Onlar bu yolda erler,
“Kul ol da gel!” derler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk

Aşk, delilik...
Aşk, velilik...
Bil, bir bilinmezlik.

Aşk, menekşe...
Aşk, gerekçe...
Sökülmeyen tek kelepçe.

Aşk; gül demek,
Bülbül demek,
Bülbüldeki vefâ demek.

Aşk; can demek,
Cânân demek,
Canından geçmek demek.

Aşk, er demek,
Eren demek,
Huşûya ermek demek.

Aşk, “Bir” demek,
Secde demek,
Kendinden geçmek demek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk Denen İkramımız

Elden ele,
Dilden dile,
Ve gönülden gönüle,
Aşk denen ikramımız.

Elden ele kitabımız,
Dilden dile hitabımız,
Gönülden gönüledir,
Aşk denen ikramımız.

Satırlardan sadırlara,
Sadırlardan asıllara,
Asıllardan asırlara,
Aşk denen ikramımız.

Arzı kaplar bu davamız,
Arş’a çıkar niyazımız,
Gül kokulu yazımız,
Aşk denen ikramımız.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk Ehl-i Gafletin Sandığı Gibi Değildir

Ehl-i gafletin aşk sandığı şehvani bir muhabbettir,
Oysa aşk mukaddes ve müberra bir hakikattir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk Kokarım Güller Gibi

Bazen susarım çöller gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen anarım bülbül gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen yanarım alev alev,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen susarım dilsiz gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen çağlarım sular gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen eserim rüzgâr gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen ağlarım bulut gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen yağarım yağmur gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Dolarım, taşarım göller gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen uçarım kuşlar gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen olurum ayyaş gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Bazen dönerim dünya gibi,
Aşk kokarım güller gibi.

Her dem mecnun misaliyim,
Aşk kokarım güller gibi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk Oldum

Bir tohumdum,
Ekildim,
Muhabbet toprağına.

Bir fidandım,
Dikildim,
İnsan kokan diyarlara,
İslâm olan diyarlara.

Ağaç oldum,
Meyve sundum,
Muttaki kullara.

Kâğıt oldum,
Kalem oldum,
Bambaşka bir âlem oldum.

Dize dize,
Şiir oldum,
Bir buz idim,
Erir oldum,
Aşkın deryasında.

Satır satır,
Sayfa oldum,
Sadır sadır,
Huzur doldum.

Sayfa sayfa
Kitap oldum,
Aşk kokan,
Hitap oldum.

Doğruyu bulanlara,
Hakikati duyanlara,
Aşk oldum okuyana,
Meşrebime uyanlara.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk Olurum

Sanma Kur’an ve sünnetten gayrısını tınlarım,
Müminin göğsünde iman olur atarım,
Hatibin dilinde lezzettir mısralarım,
Hastalara şifadır satırlarım,
Aşk olurum kulaklarda çınlarım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk Süzeni

Bildim bileli ben beni,
Kaybetmişim kendimi,
Sanki bir ayyaş gibi,
Yüreğim aşk süzeni,
Allah diyor merkezi,
Kur’an’dır rehberi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk Yolu

Allah’ın rahmetinden ümitsiz olunmaz,
Amma azabından da emin olunmaz,
Bu yol aşk yolu secdesiz olunmaz,
Tadarsan bu aşkı doyum olunmaz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk Yoluna Adandım

Koydum başım yastığa,
Yüz gözümü kapadım,
Ruh gözümü açtım,
Maşuk’tan emir aldım,
Aşk yoluna adandım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşka Adandım

Yokladım Yûnus’u,
Gaflet okuyor,
Kokladım Yûnus’u,
Dünya kokuyor.

Andım, yandım
Hakk’a adandım,
Andım, yandım
Aşka adandım.

Bir zaman Yûnus’u,
Dünya okuyor,
Kokladım dünyayı,
Yûnus kokuyor.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşka Çıkar Benim Yolum

Âciz, fakir bir kulunum,
Hakk derim huzur bulurum,
Hep dokuyor sevgi kolum,
Aşk kokuyor sağım solum,
Aşka çıkar benim yolum.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşka Davet

Nesl-i Kur’an diyoruz,
Nesl-i Furkan diyoruz,
Tohumları serpiyoruz,
Fidanları dikiyoruz,
Aşka davet ediyoruz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşka Doğru Uçacağım

Kötülükten geçip,
İyilikleri seçip,
Seherde nöbet bekleyip,
İzninle önlere geçip,
Arşa doğru koşacağım,
Aşka doğru uçacağım.

Hem genelde,
Hem özelde,
Anacağım her bir yerde,
Rabbim Allah diye diye,
Arşa doğru koşacağım,
Aşka doğru uçacağım.

Davam Hakk’a tapmak,
Yoktur haktan sapmak,
Yalnız Sen’den isteyip,
Sabır ile bekleyip,
Arşa doğru koşacağım,
Aşka doğru uçacağım.

Anlayıp anlatarak,
Tanıyıp tanıtarak,
Engelleri aşarak,
Perdeleri açarak,
Arşa doğru koşacağım,
Aşka doğru uçacağım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşka Uyan

Çok kandıran,
Hep aldatan,
Dünya yalan,
Var mı alan?

Geçer zaman,
Deme aman!
Olma pişman,
Oku Kur’an!

Hakk’a adan,
Sen O’nu an!
Şeref İslâm,
Ümit iman,
Aşk budur inan.

Bil ki bir an,
Ömür bu an,
Zıddı yalan,
Zıddı yalan.

Dolam dolam,
Kalbi sokan,
Yalan yılan,
Olur ayan.

Kebairdir bu uyan!
Kalbi kıran,
Kâbe yıkan.

Bizi duyan,
Hakk’a dayan!
Yûnus kokan aşka uyan!

Özünle yan,
Sözünle an,
O’na dayan,
Aşka uyan!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşkı Seçtim

Adın ana ana kendimden geçtim,
Meşrepler içinde ben aşkı seçtim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşk-ı Vedud

Dediler: “Niçin hep ağlarsın? İnsan biraz da güler.”
Dedim: “Göz aşk-ı Vedûd ile ağlarken kalp güler.”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşkımdır Sermayem

Şiirler yazarım,
Gönüller açarım,
Sevdaya koşarım,
Rabbime uçarım.

Vedûd’u özlerim,
Meleği gözlerim,
Ölüme gülerim,
Ben kabre girerim.

Amele güvenmem,
Cenneti düşlemem,
Aşkımdır sermayem,
Sevgindir himayem.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşkın Bedeli

Dediler: “Ey şâir! Muhakkak,
Sen ancak bir delisin.”
Dedim: “Ey Yûnus!
Sen muhabbetin eli,
Aşkın bedelisin.
Bırak herkes dilediğini desin.”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşkın Beni Benden Etti

Deli etti,
Veli etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Bir kuş etti,
Seyrettirdi,
Aşkın beni,
Benden etti.

Bülbül etti,
Söylettirdi,
Aşkın beni,
Benden etti.

Sevgi kokan,
Bir gül etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Sular gibi,
Akar etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Hakk adını,
Anar etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Rüzgâr gibi,
Eser etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

İlden ile,
Gezer etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Ne söylerim,
Bilmez etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Kalem etti,
Kâğıt etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Okyanus’u
Yûnus etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Yûnus kokan,
Dünya etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Bir sır etti,
Mısır etti,
Aşkın beni,
Benden etti.
İlim etti,
Hilim etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Âlim etti,
Halim etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Sürur verdi,
Huzur verdi,
Aşkın beni,
Benden etti.

Özüm etti,
Sözüm etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Bulut etti,
Yağmur etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Tek ses etti,
Nefes etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Bir nur etti,
Pür nur etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Hikmet etti,
İbret etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Fikir etti,
Zikir etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Kitap etti,
Hitap etti,
Aşkın beni,
Benden etti.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşkın İle Döndür

Âşığım ben Sana,
Rabbim Rahman’a,
İster öldür beni,
İster güldür beni,
Aşkın ile döndür,
Ne olur Sen beni,
Bildim bileli ben beni,
Söylerim deli deli,
Sevgini ver Sevgili!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Aşktan Bir Dünya Kuralım

Yakıyorlar,
Yıkıyorlar,
İnsanları vuruyorlar,
Fitne fesat saçıyorlar,
Onlar Hakk’ı bilmiyorlar.

Koş!
Koşalım,
Coş!
Coşalım,
Tevhidde buluşalım,
Aşktan bir dünya kuralım,
Hakk’a toptan kul olalım.

Yakıyorlar,
Yıkıyorlar,
Camileri, mabetleri,
Bombalayıp duruyorlar,
Onlar Hakk’tan korkmuyorlar.

Koş!
Koşalım,
Coş!
Coşalım,
Secdede buluşalım,
Aşktan bir dünya kuralım,
Huzuru Hakk’ta bulalım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ayna

Ben hiçbir şey söylemedim,
Ve hiçbir şey yazmadım,
Yalnızca yüreğime,
Bir ayna bıraktım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ayrılık Yarası

Yoktur Sen’den başka hiçbir ilah, ey Yaradan!
Ne olur kurtar beni, şu ayrılık denen yaradan!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Azrail Tebessümle Karşılanmalı

Azrail gelince insan etmeli tebessüm,
Sevgili’ye götürene nasıl edilmez tebessüm?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bak Bu Sevda Ne Eyledi

Yok eyledi,
Var eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Kanat verdi,
Kuş eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Nur eyledi,
Nâr eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Basılan toprak eyledi,
Savrulan yaprak eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Seherlerde er eyledi,
Zikrine nefer eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Bir çöl idim,
Göl eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Türâb etti,
Kul eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Ölü idim,
İhya etti,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Bulut etti,
Su eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Hikmet etti,
Söz eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Taş idim,
Baş eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Dağ idim,
Bağ eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Bir kör idim,
Göz eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Şol fidana,
Öz eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Bahçelere,
Gül eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

Dua etti,
Sır eyledi,
Bak! Bu sevda,
Ne eyledi?

Nasıl ateş,
Yaksın beni? (Dipnot)
Aşkın beni,
Kül eyledi.

(Dipnot) Bu sözler cezbe hâlinde yazılmıştır. Yoksa haşa biz, cehennemden necat bulduğumuzu ve cennetlik olduğumuzu iddia etmiyoruz. Böyle bir şey ne hakkımızdır ne de haddimizedir. O hâlde her kim bu şiirimizden alıntı yaparsa, bu dipnotu da alması bizim onun üzerindeki bir hakkımızdır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bak Şimdi Bir Meyveye

Ey nefsim!
Bak şimdi bir meyveye,
Sanatı hitap ediyor göze,
Tadıyla sesleniyor dile,
Kokusuyla mest oluyor kuvve-i şamme,
Vitaminleriyle ilaçtır hücrene,
Tesâdüfî olabilir mi bu işler, sence?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bal Arısı

Bal arısı sesleniyor,
Uzaktan uzağa,
Ey abdal şâir!
Neden anlatmadın bizi,
Yazıklar olsun sana!
Dokuduğum şu peteğe,
Bir baksana,
Petekteki şekillere,
Dikkat kılsana,
Rabbin Kur’an’da,
Düşünmeyi emretti sana.
Madem ehl-i hendesesin,
Haydi söyle bana!
Düzgün altıgenden,
Daha hikmetli olanı varsa.
Gördün işte, mûcizedir peteğim,
Şâirce bunu haykırsana.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Basiret Basardan İleriyi Görmeli

Basireti basarından ileriyi göremeyenler,
İşte onlardır gerçek göremeyenler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ben Hakkı Söyledim

Bir dil, iki göz,
İki kulak verdin.
Dinledim, gözledim;
Ben hakkı söyledim.

Eğriyi, doğruyu,
Kabihi, hüsünü
Öğrettin her şeyin
Güzel iç yüzünü.

Çiçeği kokladım,
Hikmeti okladım,
Gölgeyi bıraktım,
Ben Hakk’a yaklaştım.

Sanata baktım,
Sani’ i aradım,
Esmayı taradım,
Marifete aktım.

Kalbimi yokladım,
İmanı kokladım,
O aşka…
Adım adım yaklaştım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Benliğim Hiçliğim

Yok idim,
Var edildim,
Yokluğumda varlığım,
Varlığımsa yokluğum.

Benliğim hiçliğim,
Hiçliğimse benliğim.

Ben ben isem,
Ben hiçim.
Ben hiç isem,
Ben benim.

Benliğim hiçliğim,
Hiçliğimse benliğim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bildim Bileli Ben Beni

Bildim bileli ben beni,
Gözler uyku bilmedi.

Bildim bileli ben beni,
Yürek sızım dinmedi.

Bildim bileli ben beni,
Bu aşk eritti beni.

Bildim bileli ben beni,
Serseriyim, zır deli.

Bildim bileli ben beni,
Mahlukatın sesleri,
Zikreden dilleri.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bile Bile Göre Göre

Yanıldın ve yanılttın,
Emelleri uzattın,
Amelleri kısalttın,
Kendini göre göre,
Kendini bile bile,
Sen ateşe attın.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bilmediğini Bilmek İlimdir

Marifetullah dediğin,
Hakk’ı hakkıyla tanıyabilmek,
İlmin güzelliğindendir,
“Bilmiyorum.” diyebilmek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bilmediğinin Farkında Olmak

Sorsan herkes her şeyi biliyor!
O hâlde bu gafilane söylemler
Ve cahilane eylemler,
Allah aşkına nereden geliyor?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bilmemeyi İlim Bildim

Bilmemeyi ilim bildim,
Bilmeyi cehalet.
İlimden gelen enaniyet var ya
İşte odur asıl helaket.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Binbir Türlü İşkence

Ruhum hep gurbette,
Yüreğim hasrette,
Hakk’tan uzak durmak,
Binbir türlü işkence.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bir Ami

Dedi:
”Ben beş vakit namazı kılsam
Hakk onunla koyar mı beni Cennete?”
Dedim:
”Başını secdeden kaldırmasan da
Edemezsin bir gözünün şükrünü bile.
Sakın ha güvenme amellerine!
Rahmetiyle cennetine girmeyi dile!”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bir Bir Bilir Halimi

Yûnus kurban olsun Sana,
Aşk lütuftur Sen’den bana,
Her sözcüğüm ondan yana,
Yüreğim aşkınla yana!
Firaka nasıl dayana?

Bir Bir bilir hâlimi,
Bilmeyen ne bilsin,
Akil miyim deli mi?
Bildim bileli ben beni,
Yitirdim kendimi.

Âşık yoluna feda,
Sen’dedir sonsuz vefa,
Al ne olur yanına!
Rahim ismin hatırına,
Şefkatinle yargıla!

Bir Bir bilir hâlimi,
Bilmeyen ne bilsin,
Akil miyim deli mi?
Bildim bileli ben beni,
Yitirdim kendimi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bir Hasta

Dedi: “Bana dua et de şifa bulup daha çok ibadet edeyim.”
Dedim: ”Her dakikası bir saat ibadet olan birine ne diye dua edeyim?”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bir İçtimai Hakikat

Üzmeler ve küsmeler,
Kırgınlıklar ve kızgınlıklar,
Hep birbirini kovalar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bir Kelam-ı Fukara

Ne bir dua,
Ne beddua,
Bir kelam-ı fukara,
Rabbim her kim,
Ne murad ediyorsa hakkımda,
Dergâh-ı ilahiden,
Ona iki katı ulaşa.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bir Sır

Rüzgâr ol, hikmet es!
Göremez bizi herkes.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Birdman Father Bu Dünyayı N'eyler?

Kulaklarda aşk dolu dizeler,
Dudaklarda aşk kokulu sözcükler,
Birdman Father bu dünyayı n’eyler?
Muhabbet-i Vedûd bize,
Ebeden yeter,
Ebeden yeter.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Biz Bozarız Ezberi

Onlar okur ezberi,
Biz bozarız ezberi,
Kur’an olan rehberi,
Terk eder mi hikmeti?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Biz ki Ehl-i Sünnetiz

Ey reformistler,
Ve ey mealistler!
Şunu iyi biliniz:
Biz ki ehl-i sünnetiz,
Hakikati tasdik ve teyit
İdrakı tahsin
Ve tecdittir vazifemiz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Biz Şiir Yazmadık

Biz şiir yazmadık, yazamadık
Ama Biiznillah şiirler bizi yazar,
Biz şehadeti yazmadık, yazamadık,
Hakk’ın lütfuyla şahitler bizi yazar.

Şol kalbim lütfunla sezer,
Mazlumun dilinde gezer,
Zalimleri tümden ezer,
Bu sözler dünyayı gezer.

Antep’ten Türkiye’ye,
Türkiye’den tüm dünyaya,
Selâm olsun duyanlara,
Bu sözler dünyayı gezer.

Başkent kalpten,
Vücut yurduma,
Bizi yanında bulanlara,
Bu sözler dünyayı gezer.

Abdal Yûnus ne eyler?
Gözyaşı ile söyler,
Kimi dinler, kimi güler,
Bu sözler dünyayı gezer.

Söylenir, söylenemez,
İzin yoktur, diyemez!
Sırlarını veremez,
Bu sözler dünyayı gezer.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bizi de Anlarlar Amca

Derin gaflete dalınca,
Yûnus mecnun sanılınca,
Ders aldım senden karınca.

Son nefesimi alınca,
Kabirde yalnız kalınca,
Ne’m kaldı sana varınca?

Sûr ile sarsılınca,
Kabirden kaldırılınca,
Koşarız biz de anca.

Hak edilen yere varınca,
Bir münadi haykırınca,
Bizi de anlarlar amca.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bizim Vazifemiz

Siyasetle iştigal edenler de gerek elbet.
Lakin bizim vazifemiz yalnızca diyanet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bu Dizeler Bomba Olur

Cahil ne anlar?
Gafildir onlar,
Bu dizeler bomba olur,
Yürekte patlar.

Sevenler anlar,
Âşıklar ağlar,
Bu dizeler bomba olur,
Yürekte patlar.

İlhamlar yağar,
Hakikat akar,
Bu dizeler bomba olur,
Yürekte patlar.

Sanata bakar,
Sâni’e uçar,
Bu dizeler bomba olur,
Yürekte patlar.

Toprağa bakar,
Tevazu saçar,
Bu dizeler bomba olur,
Yürekte patlar.

Yaprağa bakar,
Elleri açar,
Bu dizeler bomba olur,
Yürekte patlar.

Şâire bakar,
Uykuyu atar,
Bu dizeler bomba olur,
Yürekte patlar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bu Kibir Gurur Ne Diye?

Söyler Yûnus aşk ile,
Dinler mü’min ibret ile;
Bu kibir gurur ne diye?

Seni yarattı Ehad,
Hikmetle donattı Samed;
Bu kibir gurur ne diye?

Eller mi gözler mi senin?
Ayak mı kulak mı senin?
Bu kibir gurur ne diye?

Mal, mülk ne varsa emanet,
İmandadır tüm selamet;
Bu kibir gurur ne diye?

Ne var ki sahip olduğun,
Bak gül misali soldun;
Bu kibir gurur ne diye?

Rabbimizden güzel kelam,
Şâir’ül İslâm’dan selam;
Bu kibir gurur ne diye?

Sofralar sermiş önüne,
Perde mi indi gözüne?
Bu kibir gurur ne diye?

Bak şu kırmızı güle!
Aşkla dolu bülbüle,
Bu kibir gurur ne diye?

Aldanma makam mevkiye,
Kalmaz hiçbirimize;
Bu kibir gurur ne diye?

Bu nimetler hediye,
Rabbimizden bizlere;
Bu kibir gurur ne diye?

Aldandın, gafletle doldun,
Haramlara köle oldun;
Bu kibir gurur ne diye?

Zikirden yüz çevirdin,
Kendini neye çevirdin?
Bu kibir gurur ne diye?

Vahdeti unutup da,
Kesrete dalıp boğulma!
Bu kibir gurur ne diye?

Ellerini kime açtın?
Sen duadan niye kaçtın?
Bu kibir gurur ne diye?

Ağaçtaki yapraklar,
Ellerini Hakk’a açar;
Bu kibir gurur ne diye?

Yalan, yanlış ve hile,
Gıybet, iftira ile;
Bu kibir gurur ne diye?

Sözün özünden olmalı,
Özün sözünle dolmalı;
Bu kibir gurur ne diye?

Defterini doldurdun,
Biter dünya yolculuğun;
Bu kibir gurur ne diye?

Sandın ebediyim diye,
İsyan ettin Ebedi’ye;
Bu kibir gurur ne diye?

Kulak vermedin Resûl’e,
Ermem mi dedin vusûle?
Bu kibir gurur ne diye?

Rükûya hiç yaklaşmadın,
Secde ile ulaşmadın;
Bu kibir gurur ne diye?

Bilenle bilmeyen bir mi?
Hiç diriyle ölü bir mi?
Bu kibir gurur ne diye?

Verdin ellerin ile,
En yakınlarını kabre;
Bu kibir gurur ne diye?

Sevgili’ye, Sevgili’ye...
Dönüşümüz Rabbimize;
Bu kibir gurur ne diye?

Geldin bir damla su ile,
Gidişin bir tohum ile;
Bu kibir gurur ne diye?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bu Sevda ki İmandan

Ey vatan, bu kanım olsun sana helal!
Dalgalan semada sen kutlu hilal!

Bu sevda ki imandan,
Vazgeçmeyiz vatandan.

Çanakkale’mde iki yüz elli üç bin şehit vardır,
Gafil sanır, üç kurşunla vatan kapılır.

Aziz millet sancak için can eder feda!
On beş Temmuz gecesi kutlu bir vefa…

Top, tüfek anlamayız,
Bombalara yılmayız.

Şehit olur, gazi olur,
Ama teslim olmayız!

Hür geldik, hür gideriz
Tekbir ile gürleriz.

İman dolu yürekler,
Al sancak ile bekler.

Boşa gitmez emekler,
Hain, ancak emekler.

Vatan için can veren o kahraman yiğitler,
Tekbir ile hep birden Mehmetçiği destekler.

Ezan ile sancak ile sen ol daim!
Vatanım şüheda ile kaim.

Şehidinden aldı rengini bu al sancak.
Hakk namına ebeden dalgalanacak!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bu Yol Ki

Adı aşktır,
Yol bu yol,
Kur’an yol,
Sünnet yol,
Yoktur başka çıkar yol.
Ne o kol,
Ne de bu kol,
Bu yol ki
Başlı başına bir ekol.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Bu Yol Vedud'a Gider

Sevgiden kelimeler,
Aşk dolu heceler,
Bu yol visalde biter,
Bu yol Vedûd’a gider.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Büyük Uykular Kabre Tehir Edilmeli

Dediler: ”Şu gözler biraz da uyusun.”
Dedim: “Kabirde kıyamete dek uyuyacak gözler dünyada ne diye uyusun?”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Cahille Münakaşa Eder İnsanı Gafil

Bilsen ki karşındaki insan cahil,
Edersen onunla münakaşa,
Olursun sonunda gafil,
Bir iken iki olur cahil.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Cehalet Bir İllettir

İlimle tedavi edilmezse illet-i cehalet,
Bil ki artarak olur sonunda dalalet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Cevaplar Sizin Olsun

Âyâ sanar mısın ki biz insanları tanımak için,
Suallerimize cevap arayanlardanız,
Bilakis biz insanları sualleriyle tanıyanlardanız.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Çağrımız Kur'an'a

Çağrımız Kur’an’a,
Akıl ermez durana,
Selâm olsun duyana,
Bu davete uyana,
Hakk adını anana,
Aşkımızla yanana.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Çanakkale

Nasıl harp,
Nasıl bir savaştır Çanakkale?
Şu gelen ordulara bakın hele!
Geçmek için Çanakkale’yi,
Son sistem donanmayla
Geliyor düşman askeri,
Yığılmış da yığılmış,
Haçlılar küçücük bir karaya,
En büyük darbeyi
Vurmak için İslâm’a,
Gelmişler bir araya,
Sarf ediyorlar bunun için,
Arsızca bir gayret,
Bu millet şehit olur,
Gazi olur da teslim olmaz,
Anlayamamışlar hayret!
Ne vahşice bir saldırı,
Sanki yitirmişler insanlığı.

Adı medeniyet,
Hakikatı deniyet,
Arıyorlar rezaletten mürekkep
Zillette izzet,
Lisanlar, simalar farklı olsa da
Gayeleri bir, bu elbet!
Sineye değil, tüm bedene dolmuş
Asırlardır biriktirdikleri kinleri,
Mermi olmuş, top olmuş,
Terk ederek gelmişleri inleri,
Güya yıldıracaklar müminleri,
Ufukta şimşekler, yıldırımlar
Birbirini kovalar,
Toplar, bombalar,
Mehmetçiğimin göğsünde patlar.

Nefis, nefis
Nefes, nefes
Çanakkale ölüm saçar,
Lağım lağım,
Adım adım,
Mevt insana kucak açar.
Ölüm haykırıyor yer,
Ve ölüm yağdırıyor gök,
Ey hain, kalleş er!
Ve ey hayasız, necis el!
Kolaysa gel,
İmanı Mehmetçiğimin
Yüreğinden sök!

Yerden ordu,
Denizden donanma,
Ve havadan sayısız uçakla
Kusuyor Haçlı içinde ne varsa,
Yılar mı Mehmetçik?
Kalbindeki imanla,
Koşuyor şehadete,
Bu büyük ihsanla.

İşte bu nesl-i Kur’an,
Biliyor ne demek vatan,
Yerleşmiş yüreğe hakiki iman,
Bedir yeniden sahneleniyor sanki inan.

Baksana nasıl uçar?
Eller, gözler
Kulaklar, ayaklar
Kollar ve başlar
Şahit bu ruha dağlar, taşlar
Hak deyu uçan kuşlar,
Yalnız rükûda eğilen başlar.

Ey hak davanın eri,
Ey Muhammed neferi,
Sen feda ettin kendini,
Ne şerefli kanın var ki,
Bayrağa verdi rengini,
Sen ki göğsünü siper ettin.

Atanı üzmedin,
Vatanı çiğnetmedin,
Ezan dinmez dedin,
Bayrak inmez dedin,
Allah için can verdin,
Gül kokulu Resûl’e erdin,
Bu vatanı bize emanet ettin,
Emanetin emin ellerde bilesin.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Çanakkale Ruhu

Bak, şu belde Çanakkale!
Tekbir hâkim dillerde.

Bak, şu belde Çanakkale!
Tevekkül var gönüllerde.

Bak, şu belde Çanakkale!
Tevhid ehli var cephede.

Bak, şu belde Çanakkale!
İman ateşten kor elde.
Bak, şu belde Çanakkale!
Bak Hak deyu gelenlere!
Vatan aşkı bilenlere,
Bayrak nedir bilenlere,
Ezan dinmez diyenlere,
Toprağa kan verenlere,
Şehadete erenlere.

Bu, Çanakkale ruhudur,
Geçilmez kılan budur,
Ruh-u Çanakkale budur,
Bu ruh vatanın suyudur,
Bu ruh millet hamurudur,
Bu ruh Kur’an buyruğudur,
Bu ruh izzet bayrağıdır,
Bu ruh nasıl unutulur?

Edirne’den Hakkari’den,
Ardahan’dan ve İzmir’den,
Sinop’tan Antalya’dan,
Iğdır’dan ve Aydın’dan,
Yurdumun dört yanından,
İslâm olan topraklardan,
Allah için geldiler,
Vatan düşmesin dediler,
Atam küsmesin dediler,
Namusu çiğnetmediler,
Canlarını verdiler,
Şehadete erdiler.

Bak kimi Türk onların,
Bak kimi Kürt onların,
Kimi Arap kimi Laz,
İslâm ile serfiraz,
Başka şeref aramaz,
Irkçılığa kapılmaz.

Bu Çanakkale ruhudur,
Geçilmez kılan budur,
Ruh-u Çanakkale budur,
Bu ruh vatanın suyudur,
Bu ruh millet hamurudur,
Bu ruh Kur’an buyruğudur,
Bu ruh izzet bayrağıdır,
Bu ruh nasıl unutulur?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Davam

Davam gönlü tamirdir,
Uyku yeri kabirdir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Davetimiz Rabbimize

Hak göründü gözümüze,
Davetimiz Rabbimize,
Aşk yer etti özümüze,
Bal sürüldü sözümüze.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Deli Derler

Rüzgârlar “Hu!” derler,
Aklımdan ederler.

Ağaç secde eder,
Göreni deli eder.

Yapraklar dua eder,
İşitene deli derler.

Gök gürler Hakk’ı birler,
Duydum diye deli derler.

Kuş başını kaldırır,
Gafili uyandırır.

Aşkın beni yandırır,
Rabbim Sen’i andırır.

Sürgünden aldırır,
Aşk Sana vardırır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ders-i Hakikat

Kur’an’dan alacağız ders-i hakikati,
Efalimizle anlatacağız hak din İslâm’ı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dersimi Kuştan Aldım

Koydum başım yastığa,
Kuş sesleniyor bana,
Kalk gafil oradan,
Zikir gerektir sana.

Dersimi kuştan aldım,
Oldu beni üstadım,
Zikirdeyiz dil dile,
Seherlerde kuş ile.

Gözlerimle andım ben,
Her biri kanla doldu,
Aşkın ile yandım ben,
Bu kul Sen’de kayboldu.

Dersimi kuştan aldım,
Oldu beni üstadım,
Zikirdeyiz dil dile,
Seherlerde kuş ile.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dil

Dil ile esfel-i safilîn,
Dil ile a’lâ-yı illiyyîn,
Dil ile derin deniz görüne,
Dil ile girersin gönüle,
Dostun da düşmanın da
O dil ile.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dile Format Gerektir

Üsluptaki virüslerdir bu davada,
En büyük düşmanımız bizim,
Dile format gerektir azizim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Diline Hükmedebilmelisin

Diline hükmedemeyen nefsine hükmedemez,
Manevi yollarda mesafe katedemez.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Diller

Varlık delilin iken diller,
Fitne sebebi edildiler,
Sapıtanlar hakkı bırakıp gittiler,
Irkçılığa köle edildiler,
Ey hikmet!
Sen İslâm’a giden yolsun,
Gönlün imanla dolsun,
Dilin ne olursa olsun,
Yeter ki söylediğin hak olsun.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Din-i Mübin-i İslam

Din-i Mübin-i İslâm,
Hiç kimsenin,
Hiçbir zümrenin,
Tekelinde değildir ve olamaz.
Mürşidi Kur’an, meşrebi sünnet olan ayıplanamaz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dinsiz Felsefe Bir Safsatadır

Bak şu dinsiz felsefenin safsatasına,
Nasıl da düşüyor altı koldan çıkmaza,
Kur’an’dadır hikmet tam tamına.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Doğrunun Yeri Ve Zamanı Önemlidir

Doğru yerde ve doğru şekilde olduktan sonra,
Doğru her zaman doğrultur.
Yanlış yerde ya da yanlış şekilde söylenen doğru,
Çoğu zaman hakikatten soğutur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dost Dost'undan Hiç Olur Mu Ayrı?

Aşkın bulmuş,
Şaşkın olmuş,
Hep ağlıyor,
Can dağlıyor,
Şol Şems-i Şuarâ,
Her dizesi,
Gönlündeki tek Yâr’e,
Her zerremde,
Aşk açmış bir yara.

Dost Dost’undan,
Hiç olur mu ayrı?
Ey Rabbim!
Dost yoktur Sen’den gayrı.

Yol gözlerim,
Hep özlerim,
Hak sözlerim,
Bak gözlerim,
Şol meleği ara!

Dost Dost’undan,
Hiç olur mu ayrı?
Ey Rabbim!
Dost yoktur Sen’den gayrı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dost Yoktur Senin Gibi

Aşk kokan gül gibi,
Aşk okuyan bülbül gibi,
Geldim kapına Allahım!
Dost yoktur Senin gibi.

Ağlar gözüm bulut gibi,
Hakk diyen bir kuş gibi
Olamadım ben Allahım,
Dost yoktur Senin gibi.

Ne söyler bilmez gibi,
Yûnus olmuş deli gibi,
Senle doldur sen Allahım,
Dost yoktur Senin gibi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dostun Eyle!

Öncü eyle!
Önder eyle!
Müttakîne imam eyle!
Rabbim beni dostun eyle!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dön Gel!

Her nerede isen,
Rabbi’nin yoluna dön, gel!
İman eden yüreğe,
Yoktur engel.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dön Kulluğa

Ölüm gelip çatmadan,
Kalbin son kez atmadan,
Dön kulluğa,
Gel, eyle secde!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dönmek İstiyorum

Sen’i istiyorum,
Sevgi istiyorum,
Görmek istiyorum,
Ölmek istiyorum,
Rabbim Sana,
Dönmek istiyorum.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dua

Ya Şâfi-i Hâdî!
Hidâyetinle şifâ lütfet, tüm mânevi illetlerimize.

Ya Rezzâk-ı Hâdî!
Hidâyetinle rızık lütfet, mârifetine susamış yüreklerimize.

Ya Cemîl-i Hâdî!
Hidayetinle her şeyin güzel yüzünü görmeyi lütfet kalp gözlerimize.

Ya Nur-u Hâdî!
Hidâyetinle nur lütfet yüreklerimize ve yüzlerimize.

Ya Bâki-i Hâdî!
Hidâyetinle ebedî saadete eriştir, ruhlarımızı ve tüm latîfelerimizi.

Ya Basîr-i Cemâl-i Bâkî-i Hâdî!
Hidâyetinle sonsuz güzelliğini görmeyi lütfet gözlerimize.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dua Bir Anahtardır

Her musibet kilidinin
Bir dua anahtarı vardır elbet,
Sen yeter ki sabret!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dua Sana N'eyler?

Dersin: “Dua öner!”
Elin başka söyler,
Dilin başka söyler,
Dua sana n’eyler?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dur Gitme, Bekle!

Dur gitme, bekle!
Yazılır bir dize,
Âşığın dilinde,
Mükemmel bir hece,
Mahlukat coşuyor,
Yûnusla bu gece.

Az sonra şâir şiiri tamamlar,
Göklerde melekler bu zikri alkışlar:
Yâ Hamîd! Yâ Vedûd! Yâ Vâlî! Yâ Vedûd!
Yâ Melik! Yâ Vedûd! Yâ Samed! Yâ Vedûd!
Yâ Kerîm! Yâ Vedûd! Yâ Alîm! Yâ Vedûd!
Yâ Hakîm! Yâ Vedûd! Yâ Semî’! Yâ Vedûd!
Yâ Mucîb! Yâ Vedûd! Yâ Basîr! Yâ Vedûd!
Yâ Câmi’! Yâ Vedûd! Yâ Râfi’! Yâ Vedûd!
Yâ Muiz! Yâ Vedûd! Yâ Azîm! Yâ Vedûd!
Yâ Kuddûs! Yâ Vedûd! Yâ Veliyy! Yâ Vedûd!
Yâ Vahîd! Yâ Vedûd! Yâ Ehad! Yâ Vedûd!
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd! Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!

Âşık bir çılgındır,
Sanmayın yılgındır,
Şâire seslenen,
Ay ile yıldızdır.
Zannetme Yûnus,
Zikirde yalnızdır.

Az sonra şâir şiiri tamamlar,
Göklerde melekler bu zikri alkışlar:
Yâ Hamîd! Yâ Vedûd! Yâ Vâlî! Yâ Vedûd!
Yâ Melik! Yâ Vedûd! Yâ Samed! Yâ Vedûd!
Yâ Kerîm! Yâ Vedûd! Yâ Alîm! Yâ Vedûd!
Yâ Hakîm! Yâ Vedûd! Yâ Semî’! Yâ Vedûd!
Yâ Mucîb! Yâ Vedûd! Yâ Basîr! Yâ Vedûd!
Yâ Câmi’! Yâ Vedûd! Yâ Râfi’! Yâ Vedûd!
Yâ Muiz! Yâ Vedûd! Yâ Azîm! Yâ Vedûd!
Yâ Kuddûs! Yâ Vedûd! Yâ Veliyy! Yâ Vedûd!
Yâ Vahîd! Yâ Vedûd! Yâ Ehad! Yâ Vedûd!
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd! Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Duyduk Ve Uyduk

O bir eldi,
Güzel elçi,
Resûl geldi,
Davet etti,
Duyduk ve uyduk
Hakk’a kul olduk.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dünya

Üç günlüktü altı üstü,
Dünya aldatıcı bir süstü,
Kâmil olanlar ona küstü,
Ham olanlar aldandı,
Ve kalbiyle bağlandı,
Kaldı sonunda yüzüstü.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dünya Bir Handır

Dünya bir handır,
Ebedi kalınmaz.
Baki için halk edilen kalp,
Faniye bağlanmaz.
Ey insan nedir şu tasan?
Bir türlü akıl almaz.
Mahzun olma gönül,
Dünya kimseye kalmaz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dünya Hayatı İmtihandır

Şeytan musallat olmasaydı,
Nefis gaflete dalmasaydı,
İmtihan hiç olmasaydı,
Akla kara nasıl ayrılacaktı?
Akla ne diye ihtiyaç duyulacaktı?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Dünya Ve Yunus

Fazla dalma derin,
Hikmet denen okyanus,
Ya dünya kokacak Yûnus,
Ya kokacak dünya Yûnus.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Düşün Ve Aklet!

Yoktur bu dünyaya,
İkinci bir geliş,
Bak, gör
Her şey O’nu anlatır insana,
Düşün ve aklet!
Hikmet ise dilindeki naklet!
Bize düşen,
Sabır ile şükrediş,
Melek-ül Mevt’e
Hoş geldin diyebiliş.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Düzenbazlara Reddiye

Günahlara bir methiye,
Sarsılır amel-i fıtriye,
Dön, gel İslâm-ı asliye.
Bak, tükeniyor!
Ömür denen bakiye.
Şiirim olsun,
Yüreklere haşiye.

Hedefimiz değildir,
Asla kafiye.
Kalmadı mı hiç seviye?
Lehte mi aleyhte mi?
Her geçen saniye.

Uyanın kardeşler!
Bu gaflet ne diye?
Rüşvete diyorlar hediye.
Kredi ismi niye?
Faiz unutulsun,
Vicdan yenilsin
Ve haram helal gibi
Yenilsin diye.

Baksana!
Şu sefil davet-i umumiye.
Aşk kelimesi
Olmuş battaniye,
Zina denen pisliğe.
Bu nasıl bir hâlet-i ruhiye?

Sanki asr-ı cahiliye,
Günahlara davetiye,
O hâlde Cehennem de,
Müthiş bir ikramiye!

Hepsine verdik reddiye,
Ederiz düzenbazları,
Her dem diskalifiye.

Yâ Rab!
Ver, talebelerime!
Ulvi bir seciye.
Kahrolsun!
İfrata varan her takiye.
Batıla lağımda,
Verilir taziye.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Eblehçe Bir Hareket

Ulvi bir hizmet ile meşgul olanı,
Süfli bir hizmete davet,
Ne kadar eblehçe bir hareket!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Edepsizle Bir Olmak İlme Hürmetsizliktir

Şâirim, sözün âlâsını bilirim,
Lakin cahilin karşısında konuşmayı,
Edepsizle bir olmayı,
İlme hürmetsizliktir bilirim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Edip Olmak

Edebiyat öğretmeni olmak ayrıdır,
Edebiyatçı olmak ayrıdır,
Edip olmak hepsinin gayrıdır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ehl-i Gıybet Yamyama Benzer

Batıla dalmak,
Gıybetten lezzet almak,
Mümkün mü bu hâlle
Yamyamdan farklı olmak?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ehl-i Küfre Reddiye

Ayet dolu âleme,
Gözlerini kapatır,
Gündüzü gece yapar,
Perdeleri kapatır.

Küfrüyle şımarır da,
Kurtulurum sanır,
“Hani mûcize?” der de
Şeytanı yoldaş tanır.

Ey küfrüyle azan!
Kendine çukur kazan,
Dinle Şâir’ül İslâm’ı
Mûcizeleri tanı!

Sen göster haydi bana!
Mûcizesiz olanı!
Ellerin mi, gözlerin mi?
Kulağın mı dilin mi?

Bak şimdi el koluna!
Nasıl da yaratılmış?
Ne uzun ne kısa,
Tam ayarınca…

Parmak izlerine bak!
Tesadüf nerede hani?
Milyarları incele!
Tutmaz senin izini.

Bak şimdi gözlerine!
Ne güzel yaratılmış!
Yerli yerine konmuş,
Kirpiklerle korunmuş.

Paha biçilmez onlar,
Âkil olanlar anlar.
Ver iki gözün bana,
Dünya kalsın sana.

Duyunca bu sözümü,
Nasıl da sararırsın!
Görmediğim dünyayı,
Ne yapayım ki dersin?

O hâlde dünyadan da
Değerlidir o gözler.
Boşa değil bu sözler,
Kalbe kadar ilerler.

Bak şimdi kulağına!
Tam yerine takılmış;
Ne güzel de açılmış!
Sesler ona saçılmış.

Bak sesler toplanıyor,
Kıvrım yönlendiriyor,
Sıvı korur kulağı,
Menzili hep dışarı…

Kim tayin etti bunu?
Kulak içine girse,
O koruyan sıvı,
Biliyorsun sonunu.

Farklı farklı seslere,
Hâkimdir her birine,
Şu Ali’dir, o Osman,
Bu da Şâir’ül İslâm.

Nasıl tanıyorsun bak!
Bunu veren sana Hakk.
Sözlerimin hepsi hak,
Artık inadı bırak!

Bak şimdi şu diline!
O Rahman’dan hediye,
Tercüman latifene,
Mûcize-i azîme…

Türkçe, Kürtçe, Arapça,
Lazca, Almanca, Farsça,
Seslen yeter insanca,
Bunlar ikram Rahmanca.

Müfettiştir sanki,
Keşfediyor hepsini,
Tatlı, acı, tuzlu, ekşi,
İşte bu da umami…

Farklı farklı nimetler,
Türlü türlü lezzetler…
Nasıl olur bu işler?
Dil mûcizeyle işler.

Aklına ve kalbine,
Ruhuna, benliğine,
Tercüman olur dilin,
Bu mûcizedir bilin!

Dile geldi o mülhid:
‘‘Sen kimsin, necisin?’’
‘‘Nereden geldin buraya?’’
‘‘Nereye gidiyorsun?’’

Hakk’tan geldim âleme,
Delilim âlemlere,
Misafirim bu evde,
Dünya denen hanede.

Bak şu güneş lambamdır!
Ay gecede kandilim,
Yıldızlar mumdur bana,
Hepsi ihsan insana.

Yolculuğum Rabbime,
Giderim seve seve;
Fethede ede ede,
Kalpleri nefesleri.

“Yok hayır!” dedi mülhid,
“Sözlerin garip garip,”
“Bu sözlerin sihir mi?”
“Yoksa da bir şiir mi?”

Ben sihirden uzağım,
Ancak Şâir’ül İslâm’ım,
Bu ilmi ve hikmeti,
Yalnız Kur’an’dan aldım.

‘‘Bu ulvi beyana pes!’’
‘‘Seni inkâr edemem!’’
‘‘İlzam ettin sen beni,’’
‘‘Hikmetin pek ileri!’’

Haydi gel artık dedim!
Lâ ilâhe illallah!
Muhammed Resûlullah!
De, duysun Rabbim Allah!

Gözleri nemli nemli,
Düşünüyor besbelli,
Desem mi demesem mi?
Ben İslâm’a girsem mi?

Koştum imdadına,
Bak dedim şu zerrata!
Tasarruf-u zerrata…
Geldi birden hayata!

Gözlerinde parıltı,
Yüreğinde kıpırtı,
Hamdolsun Rabbime!
Lütfetti mülhide!

Hakikat geldi dile,
Gür bir seda ile!
Lâ ilâhe illallah,
Muhammed Resûlullah.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Emrindeyim Allah'ım

Kalk! Dedin,
Kalktım,
Bak! Dedin,
Baktım,
Gör! Dedin,
Gördüm,
Duy! Dedin,
Duydum,
Ben Sen’in kulunum.
Oku! Dedin,
Okudum,
Sus! Dedin,
Sustum,
Yaz! Dedin,
Yazdım,
Emrindeyim Allah’ım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

En Aziz Ve En Aciz Kişi

En aziz kişi nefsine galip olandır,
En âciz kişi nefsine mağlup olandır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

En Büyük Fakih

En büyük fıkıh Allah’ı bildiren,
En büyük fakihtir bu yolda terakki eden.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Enes Bin Nadr

Uhud Savaşı…
Ve savaşın en kızgın anı,
Bedir’den sonra ikinci bir mağlubiyeti tadan müşrikler,
Gerisin geri kaçmakta idiler.
Fakat bu henüz kesin bir zafer değildi;
Dönemeyecekleri bir noktaya dek,
Müşriklerin takibi, savaşın gereğiydi.
Müslümanlar bir an bunu unuttular,
Ganimet toplamaya koyuldular,
Ve Ayneyn tepesindeki okçular,
Ne olursa olsun mevzilerini terk etmemesi gereken o okçular…
Savaşı kazandık diye heyecana tutuldular,
Verilen emri nisyan ile ganimete koştular.
Derken savaşın seyri değişti,
Güzide sahabe Mus’ab bin Umeyr şehadete erişti.
Meşhurdu onun Resûlullah’a benzerliği.
Onu şehit eden zannetti ki o Resûlullah idi;
Çıktı müşriğin biri dağ başına,
Muhammed öldürüldü diye başladı haykırışa.
Bunu duyan sahabeler düştü telaşa;
Resûlullah öldüyse,
Savaşmanın ne anlamı var?
Akıllarda şimdi bu düşünce var.

Ve savaşın seyrini değiştiren sahabe…
İşte Enes bin Nadr!
Atıldı savaş meydanına,
Haykırdı doya doya:
‘‘Öldüyse Resûlullah,
Bakidir Rabbimiz Allah!
O öldürüldüyse ne anlamı var yaşamanın?
Haydi onun şehit olduğu dava uğruna çarpışalım!
Ve biz de onun gibi şehit olalım!’’
Onun bu haykırışı,
Oldu mü’minlerin yeniden canlanışı.
Enes bin Nadr denize dalar gibi daldı,
Müşriklerin tam ortasına,
Kanının son damlasına dek çarpışmada kaldı,
Seksen kılıç ve mızrak darbesi aldı.
Savaş sonunda şehitlere bakıldı,
Enes’in kim olduğu anlaşılmadı.
Onu ancak kız kardeşi Rubeyyi
Parmağındaki bir işarete bakarak tanıdı.
Bu yüce kahramanı Kur’an övgüyle anlattı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ente Rabb'ül Alemin

Ene mahluk,
Ente Hâlık.

Ene kitap,
Ente Kâtip,

Ente Rabb’ül Âlemîn.
Ene hitap,
Ente Hatip.

Ene hâdis,
Ente Vâris,

Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene rahmet,
Ente Rahim.

Ene hikmet,
Ente Hakîm,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene ilim,
Ente Alîm.

Ene hilim,
Ente Halim,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene sanat,
Ente Sani’.

Ene noksan,
Ente Sübhan,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene merzuk,
Ente Rezzak.

Ene âbid,
Ente Mabud,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene lütuf,
Ente Latif.

Ene mahfuz,
Ente Hafîz,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene haber,
Ente Habîr.

Ene hesap,
Ente Hasîb,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene dua,
Ente Mucîb.

Ene seda,
Ente Semî’,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene sücûd,
Ente Vücûd.

Ene aşk,
Ente Vedûd,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene zaif,
Ente Kaviyy.

Ene âciz,
Ente Kadir,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene fakir,
Ente Ğaniyy.

Ene hamd,
Ente Hamîd,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene şahit,
Ente Şehid.

Ene muhtaç,
Ente Samed,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene meyyit,
Ente Muhyî.

Ene fani,
Ente Baki,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene âşık,
Ente Maşuk.

Ene âşık,
Ente Maşuk,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Ene âşık,
Ente Maşuk.

Ene âşık,
Ente Maşuk,
Ente Rabb’ül Âlemîn.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Eser Müessiri Tanımak İçindir

Küre-i arz her dem zinetli eserlere baktırır,
Kimi o eserlere bağlanır, sonsuz sanır,
Kimi sanattan Sani’-i Baki’yi tanır,
Ve her zerresiyle Hâlıkına adanır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Esrar-ı Besmele

Bismillah bir intisab,
Bir istinad,
Bir nokta-i istimdaddır ki
Kadir-i Mutlak Hâlık’ı,
Âciz-i mutlak mahluka
Yardımcı eyler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Eviren Kim Deviren Kim?

Gafil ve cahil idi,
Evrim dedi,
Devrim dedi,
Eviren kim,
Deviren kim,
Hiç bilmedi, bilemedi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Evliya Kalp Kırmaz

Evliya kalp kırmaz,
Kalp kıran veli olamaz!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Evliyaullahın Düşmanı Allah'ın Düşmanıdır

Ey Allah’ın veli bir kuluna düşmanlık eden gafil!
Bil ki düşmanlığın Allah’adır,
Yoktur senden daha cahil.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ey İnsan Uyan!

Seni bir ömür,
Secdeye götürmeyen iman,
Cennete nasıl götürsün?
Uyan ey insan!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ey Kitaplarımı Okuyan Arkadaş

Ey kitaplarımı okuyan arkadaş!
Bu hakikatler ki akıldan kalbe süzülmüş,
Kalpten kaleme dökülmüş,
Anlarsan uyarsın,
Anlamazsan saygı duyarsın,
Sakın tenkid parmağını uzatma,
Yoksa o parmağı kırarsın.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ey Varlık! Gösterme Darlık!

Sen’den gayrı yoktur gerçek varlık,
Rabbim gösterme ebeden darlık!

ŞAİR'ÜL İSLAM YUNUS KOKAN

Fani Dünya

Aldanma, fani dünyaya!
Bırakır insanı yarı yolda yaya.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Fani Dünyaya Aldandın

Ey nefis!
Fani dünyaya aldandın,
Hiç ölmem mi sandın,
Koca bir ömürde,
O’nun rızası için ne yaptın?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Fark Etmez Payımızda Yazan

Ey menfî milliyet hastalığına kapılmış gâfil insan!
Mîzanı kaybetmemeli lisan,
Biz önce Müslüman’ız,
Sonra Türk’üz.
Biz önce Müslüman’ız,
Sonra Kürt’üz.
Biz önce Müslüman’ız,
Sonra Arab’ız, Fars’ız, Çerkez’iz, Laz’ız...
Fark etmez payımızda yazan,
Zîra, ortak paydamız İslam.
Bu şuurla yaşamalı Müslüman.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ferman Derman

Hakk’tan gelen ferman,
Tüm dertlere derman.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ferşten Arş'a Arş'tan Ferşe

Ferşten yükselir Arş’a,
Binler dil ile tövbe, dua, niyaz
Arş’tan iner ferşe,
Sonsuz hikmetle rahmet-i serfiraz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Feth-i Kalp Umudumuz

Hikmet denen okyanus,
İşte geliyor Yûnus,
Ne Cezayir, ne Tunus
Feth-i kalp umudumuz.

Fetih fetih dediniz,
Yürekleri yumdunuz,
Feth-i ekber feth-i kulûb,
Nasıl da unuttunuz?

Mabetler yaptınız,
Gönülleri yıktınız,
Biz gönül yapacağız,
Feth-i kalp umudumuz.

Fetih fetih dediniz,
Yürekleri yumdunuz,
Feth-i ekber feth-i kulûb,
Nasıl da unuttunuz?

Tebliğ var dilinizde,
Virüs var sözünüzde,
Üslubunuz ne hâlde?
Feth-i kalp umudumuz.

Fetih fetih dediniz,
Yürekleri yumdunuz,
Feth-i ekber feth-i kulûb,
Nasıl da unuttunuz?

Hakk emridir sabır,
Kavl-i leyyin bir tavır,
Aşk kokan bir sadır,
Feth-i kalp umudumuz.

Fetih fetih dediniz,
Yürekleri yumdunuz,
Feth-i ekber feth-i kulûb,
Nasıl da unuttunuz?

İşte geliyor Yûnus,
Yürek yürek,
Nefes nefes,
Feth-i kalp umudumuz.

Fetih fetih dediniz,
Yürekleri yumdunuz,
Feth-i ekber feth-i kulûb,
Nasıl da unuttunuz?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Fıtratta Kibire Yer Yoktur

Her insan âciz, zayıf ve fakir halk olunur.
Bunlar insan olan insanı kibirden korur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Fikr-i Unsuriyet

Önce gelir, Millet-i İslamiye
Gelir sonra millet-i lisanîye,
İradenle seçilir, Millet-i İslamiye,
İhtiyârına bağlı değil ki millet-i lîsaniye,
O hâlde bu anlaşılmaz kavga ne diye?
Ehl-i nifak, atar ortaya bir fikr-i unsûriyet,
Müslümanlar birbirine düşsün diye,
Aç gözünü Müslüman, bu büyük bir hile!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gafil Nefse İhtar

Ey nefsim!
Avukat gibi nefsini savunmayı bırak!
Hâkim gibi nefsini sorgulamaya bak!
Ta ki hidayeti lütfetsin sana Hakk.

Ey nefsim!
Oldu zannediyorsan kendini tam,
Bil ki delildir olduğuna ham.

Ey nefsim!
İlim başta taşınan elmastan bir yüktür,
İnsan yükü nispetinde ihtiyatlı yürür.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gaye

Görülmemiş bir asır,
Şâirin yüreğinde bir sır,
Âşıklara münhasır,
Gayesi ne köşktür
Ne de kasır.

Fetihtir,
Emsalsiz bir fetihtir gayesi,
Belde belde değil,
Yürek yürek,
Nefes nefes.

Budur dünyada
Varsa ulvi bir heves.
Kapılmışsa yürek,
Bu eşsiz sevdaya,
Hiç eder mi pes?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gaye-i İbadet Şükürdür

İbadet ne cehennemden halas içindir,
Ne de cennet içindir,
Yalnızca şükreden,
Bir kul olmak içindir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gayemiz İlahi Rızadır

Ne dünya ne de ukba,
Gayemiz yalnızca ilahi rıza.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Geçmiş Olsun Anne

Aldığımız nefes emanet,
Verdiğimiz nefes inayet,
Şu hayatta sahip olduğumuz an ne?
Geçmiş olsun anne!

ŞAİR'ÜL İSLAM YUNUS KOKAN

Gelenek Dine Eklemek Değildir

Gelenek gelenek dediler,
Gelene eklediler,
Gelene eklediler,
Hurafeleri din zannettiler,
Hem eğrildiler hem eğrilttiler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gelir Bir Gün Ölüm Meleğim

Gelir bir gün ölüm meleğim,
Tutulur dilim;
Kesilir sesim,
Yazamaz olur artık kalemim,
Verilir benim son nefesim,
Terk eder seni rûhum, ey cesedim!
Kabre konur cansız bedenim,
Toprağa boyanır beyaz kefenim;
Toprağı üzerime ilk atan
En yakınım olur benim,
Hepsi teker teker giderler;
Kabirde kalan benim.
Gelir hemen sorgu meleğim,
Dünyadaki amellerim orda olur hecelerim,
O kabir ki artık ya çukur-u cehennemim,
Ya da bahçe-i cennetim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gerçek Onur

Yüzde gözdür,
Olur nur,
İmandır gerçek onur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gerçek Varlık

Allah’ı zikreden asla görmez darlık,
Rabbim Sen’den gayrı yoktur gerçek varlık.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gerçek Yar

Verilmiş sana bir ihtiyar,
Acep kim diye gerçek yâr,
Gez, ara dur diyar diyar,
Allah’ı kendine edinen yâr,
Varsa odur bir bahtiyar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gerçek Yar Allah'tır

Allah’tır bir tek yâr,
O’ndan gayrı yâr mı var?

ŞAİR'ÜL İSLAM YUNUS KOKAN

Gerçek Yükseliş

Beli rükûda eğdir,
Alnı secdeye değdir,
Bu gerçek yükseliştir,
Aşka gerçek eriştir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gıybet

Gıybet etmek,
Nâmerdin silahına tenezzül etmek.

Gıybet etmek,
Sâlih amelleri ateşe yedirmek.

Gıybet etmek,
Ölü kardeşinin etinden bir parça yemek.

Gıybet etmek,
Başkalarının günâhını yüklenmek.

Gıybet etmek,
İyiliklerini başkalarının defterine geçirmek.

Elzemdir bu işi terk etmek,
Dedikoduya fırsat vermemek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gidiyoruz Hep Birlikte Kutlu Ölüme

Gidiyoruz, hep birlikte kutlu ölüme,
Ey ruh! Haydi, sen özgürlüğe.

Gidiyoruz, hep birlikte kutlu ölüme,
Ey kalp! Haydi, sen sahibine.

Gidiyoruz, hep birlikte kutlu ölüme,
Ey akıl! Haydi, sen sevgiliye,

Gidiyoruz, hep birlikte kutlu ölüme,
Ey beden! Haydi, sen defnedilmeye,
Geldiğin toprağa, tevâzu ile...

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Giymiş Nifaktan Bir Kazak

Sözler süslü;
Kalp paslanmış,
Yürekteki yol kapanmış.

Hakk’tan değil, kuldan korkar;
Cihadda en ön saflarda,
İhlâsta son sıralarda.

Giymiş nifaktan bir kazak,
Münâfık kurar hep tuzak,
Onlar ki Hakk’tan çok uzak.

Sana gelir, mü’min odur,
Ona gider, müşrik olur,
Kalbine mühür vurulur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gölge

Susma öyle,
Konuş gölgem!
Gölge sen misin,
Yoksa ben mi?

Susma öyle,
Konuş gölgem!
Sen mi sahte,
Yoksa ben mi?

Susma öyle,
Konuş gölgem!
Sen mi kalpsiz,
Yoksa ben mi?

Susma öyle,
Konuş gölgem!
Sen mi körsün,
Yoksa ben mi?

Susma öyle,
Konuş gölgem!
Sen mi sağır,
Yoksa ben mi?

Susma öyle,
Konuş gölgem!
Hakkı örten sen misin,
Yoksa ben mi?

Susma öyle,
Konuş gölgem!
Gölge sen misin,
Yoksa ben mi?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gönül Yapanlar

Gönül yapanlar bırakır arkalarında gül,
Gönül kıranlardan geriye kalan yalnız kül.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gönül Yıkamam

Mesleğimi yakamam,
Meşrebimi atamam,
Dağları, taşları
Kırarım, yıkarım
Bir kalbi kıramam,
Asla gönül yıkamam.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gönüllerde Kalıcı Olmak

Olmak istiyorsan gönüllerde kalıcı,
Olmalısın sen her daim gönül alıcı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Göz Eseri Görünce Öz Müessiri Görmeli

Bakar görür de eseri göz,
Nasıl görmez müessiri öz?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gözlerden Akan Yaşlar

Gözlerden akan yaşlar,
Turab-ı kalbi sular.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gözlerine Tesettürü Emret!

Her gördüğünü tesettürsüzlükle suçlamak yerine,
Önce gözlerine tesettürü emret bak gereğine!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gül Kokar Tebessümüm

Yağmur bulutu gözüm,
Hakk adında şol özüm,
Gül kokar tebessümüm,
Aşk tadında her sözüm,
Arş katında bülbülüm.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Gül Kokmak

Kimileri gül kokar,
Kimileri gül koklar,
İşte bu yüzdendir,
İnsafsızca atılan oklar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Güldür Onlardaki Bağır

Bil ki güldür onlardaki bağır,
Adavet ettiğin Allah dostu ise bedeli ağır,
Onlardan yüz çevirendir gerçek sağır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Günah

Ettin kendine yazık,
Günah ne kötü azık.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Güneş Varken Lamba Aranmaz

Vahdetten kesrete sapanlar,
Hadsiz sanemlere tapanlar,
Nefsini ilah yapanlar,
Bu dizelerimi duyanlar
Ve okuyanlar,
Güneş varken
Ve aşikâr iken,
Ne diye lamba ararlar?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Günler Doldu Güller Soldu

Dünya bir rüya,
Aldatan ve aldanılan,
Dünya ki uzun sanılan
Kısa yoldu,
Günler doldu,
Güller soldu,
Yeryüzü kabirle doldu.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Haçlılar Çanakkale Boğazı'nda

Tarihler 18 Mart 1915’i gösteriyordu,
Ve saat 10.30 idi,
Gelen Haçlı ittifakı,
İslâm düşmanlarının donanması,
Düşman gurur mu gururlu.

Tarih 18 Mart,
Ve 18 büyük savaş gemisi,
Beraberlerinde sayısız destek gemisi,
On sekiz zırhlı ve diğerleri,
Savaş düzenine girdi,
Zafer o gafiller için garanti idi (!)
Mehmetçik ne yapabilirdi?
Bunlar dünyanın
En güçlü savaş gemileriydi.

Nereden bilsin küffar?
Mehmetçiğin yüreğindeki
Sarsılmaz azmi,
İman ve İslâm’ın verdiği
Emsalsiz cesareti.
Ürker mi Mehmetçiğim,
Ürker mi bu demir yığınından şimdi?
Şehadet onların özlemi idi.

Göğsünü siper etti,
Ve asla tereddüt etmedi,
Ölüm Allah’ın takdiri,
Ecel ki ne zaman değişti?
Mehmetçiğin itikadı bu idi,
Ve tertemiz idi, tevhid idi,
Şehadet ki şerbet,
Kana kana içmeli,
O Hakk ne vaad etti de vermedi?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hadisler Aşkla Tetkik Edilmeli

Gördüysek bir hadisi sahih,
Çıkmaz Biiznillah o hadise,
Zayıf diyecek hiçbir salih.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hak Adına Davan Olmalı

Yoksa eğer yüreğinde,
Hak adına hiçbir dava,
Şeytan ve yardımcıları,
Alkış tutar böyle ava.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakikat Ve Hakiki At

Kur’an’dır Allah’a ulaştıran hakikat,
Nefsindir eğer binebilirsen hakiki at.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakiki Alim Ve Gerçek Zalim

Hakk’ı bilendir hakiki âlim,
Hakk’ı tanımayandır asıl zâlim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakiki Keramet

Keramet ne havada uçmak,
Ne de su üstünde yürümek,
İlm-i marifettir hakiki keramet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakk Aşığı

Hakk âşığı hakikatın elidir,
Halk nazarında yalnız bir delidir,
Mum gibi erir,
Etrafına ışık verir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakk Deyu Her Dem

Ağlarım oldum mâ-i zemzem,
Çağlarım Hakk deyu her dem.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakk Dostu Olanlar

Gönüllerde kalanlar,
Gönül alanlar,
Hakk dostu olanlar,
Hakk’a adananlar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakk İlham Eyledi

Şol Yûnus ki ham idi,
Hakk ilham eyledi,
Kulluğa erdirdi,
Orada aşk önderdi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakkı Söyleyenler Hakk'ın Himayesindedir

Dediler: “Ey Yûnus hakkı söyleyen dokuz köyden kovulmuş!” Dedim: “Hakkı söyledikten sonra dokuz bin köyden kovulsam da ne olmuş?”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakk'tan Dile Amanını

İsraf etme zamanını,
Sen kalk kıl namazını!
Hakk’tan dile amanını!
Duyar O niyazını,
Ne hoş verir cevabını.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hakk'tan Gelen Hakk'a Döner

Âşık gözden yaşlar döker,
Yüreğine sevgi eker,
Dili daim Hakk’ı söyler,
O vuslatı aşkla bekler,
Hakk’tan gelen Hakk’a döner.

Yûnus aşk ile döner,
Sen daim Hakk’ı öner,
Bir gün gelir hayat söner,
Sevdiklerin seni gömer,
Hakk’tan gelen Hakk’a döner.

Bedenim kabre girer,
Çok karanlık, yoktur fener.
Münker-Nekir sual eder,
Sevdiklerim nere gider?
Hakk’tan gelen Hakk’a döner.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Haksızlık

Haksızlık
Aksızlıktır,
Akılsızlıktır,
Faniyi bakiye,
Nârı nura tercihtir,
Şüphesiz ki ahmaklıktır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Haram Nazardan Uzak Durmalı

Asla gözüne haramı gördürme!
Bin latifeni bir bakışla öldürme!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hased Büyük Bir İllettir

Kardeşini kıskandı Kabil,
Bu yüzden oldu katil,
Hasedi uzak tut sinelerimizden
Ey Şafi-i Hakîm, ey Hafîz-i Adl!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hasret Biter O Gün

Sessizliğin sesini duyduğumda,
Yalnızlıkta huzur bulduğumda,
Dize dize bir şiir olduğumda,
Satır satır her dilde okunduğumda,
Aşikâr olur o gün,
Çözülemez muamma,
Âşık Maşuk’a gider,
Dil susar kitap söyler,
Hasret biter o gün.

Kuş misali özgürce uçtuğumda,
Nefisten son nefes koptuğunda,
Aşk âlemleri ben koktuğunda,
Tertemiz kalemlerde olduğumda,
Aşikâr olur o gün,
Çözülemez muamma,
Âşık Maşuk’a gider,
Dil susar kitap söyler,
Hasret biter o gün.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hastalık Sıkıntı Musibet

Hastalık, sıkıntı, musibet
Olur günahlara kefaret,
Yahut olur terakkiye alamet,
Yeter ki sen güzelce sabret!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Haşri Anlatmak

Haşri anlatmak için,
Gerek yok fazla söze,
O Zât-ı Muhyi
Küçücük çekirdekten,
Tohum taneciğinden,
Koca ağacı yaratarak
Haşri gösteriyor bize.

Haşri anlatmak için,
Gerek yok fazla söze.
O Zât-ı Muhyi
Her bahar mevsiminde
Yaprakların, çiçeklerin,
Meyvelerin haşrini
Gösteriyor her bir göze.

Haşri anlatmak için,
Gerek yok fazla söze.
Ne güzel misaldir çekirge,
Uzun bir zaman
Toprak altında kalan tohum,
Topluca çıkarılışıyla
Eder haşri ispat bize.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Haya

İmandan maksad önce hayâ,
Hayâ eden yüzler benzer aya.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hayatın Gayesi

Yaşamak güzeldir,
Mahlukat içinde,
İnsan özeldir,
Hayatın gayesi,
Hakk’ı bulmaktır,
O’nu bilmektir,
İşte bu her şeyden güzeldir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hayran Kaldım

İlim deryasına daldım,
Ben hilmi senden aldım,
Yâ Resûl, sana hayran kaldım!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hedef Cihan Nesl-i Kur'an

Ne o yan,
Ne bu yan,
Ne de şu han,
Hedef cihan,
Nesl-i Kur’an.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hedeften Sapmak

Araçları amaç hâline getirmek,
Ancak hedeften sapmak demek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Her Daim Şeytandan Allah'a Sığınılmalı

Ey nefis!
Bir vesvese gelirse şeytandan sana,
Hiç uğraşma onunla,
اَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجٖيمِ de,
Bu yeter ona.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Her Daim Şükretmelisin

Zengin isen malının zekâtını ver şükret!
Âlim isen ilminin zekâtını ver şükret!
Mütefekkir isen fikirlerinin zekâtını ver şükret!
Kuvvetli isen âciz olana yardım et şükret!
Fakir isen sağlıklı olduğunu gör şükret!
Bir ayağın yoksa iki ayağı olmayanları gör şükret!
İnsan isen hayvanları, bitkileri ve taşları gör şükret!
Sakın nankörlük etme seni yoktan var edene şükret!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Her Şerde Dahi Bir Hayır Vardır

Vardır muhakkak her şerde dahi bir hayır,
Sen yeter ki hak ile batılı birbirinden ayır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Her Şeyim Sen'sin

Andığım, yandığım
Hecemsin, dizemsin
Beyitim, şiirim
Her şeyim Sen’sin,
Her şeyim Allah.

Dilimde tesbihim,
Tesbihimde ismin,
İsminde hikmetim,
Her şeyim Sen’sin,
Her şeyim Allah.

Döner dururum,

Tefekkür huzurum,
Yolunda kulunum,
Her şeyim Sen’sin,
Her şeyim Allah.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hırs Ve Şevk

Büyük israftır boş durmak,
Hırs nefis için yorulmak,
Şevk Allah için koşturmak.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hiç Rabbe Küsülür mü?

Ey insan!
Nedir seni uzak tutan,
Sana her an tuzak kuran,
Secdeden alıkoyan?



Nefsini görme üstün!
Yoksa Rabbine mi küstün?


Peki neden küstün?
Bir hiçken, yok iken
Seni var ettiği için mi?
Taş yapmayıp,
Bitki yapmayıp,
Hayvan yapmayıp, İnsan olarak yarattığı için mi?

Sana gözler, kulaklar
Dil ve dudaklar
Eller, ayaklar
Akıl ve kalp verdiği için mi?
Sana iştihalı bir mide verip,
Yeryüzünü de sofra gibi serdiği için mi?

Gözüne renkler âlemini,
Kulağına sesler âlemini,
Diline tatlar âlemini,
Bir sofra gibi serdiği için mi?

Hastalandığında şifa bulasın diye,
Yeryüzünü bir eczane suretinde yarattığı için mi?

Sevgiyi halk edip,
Sana da sevme kabiliyeti verdiği için mi?

Kâinatı bu derece sanatlı yaratıp,
Hizmetine sunduğu için mi?

Kâinatı bir saray gibi halk edip;
Güneş’i lamba,
Ay’ı kandil,
Yıldızları mumların yaptığı için mi?
Bu saraya çiçekleri halılar gibi serdiği için mi?

Peygamber gönderip, eğriyi doğruyu öğrettiği için mi?
Sana ebedi bir hayat lütfedeceği için mi?
Saymakla bitiremeyeceğimiz daha nice ihsan…
Secdeyi gerektirmiyor mu ey insan?
“Haklısın, secde edeceğim
Bu nimetler karşısında nankör olmamak için.”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hikmet Marifet Şefkat

İnsanı insan yapan hikmettir,
İlimi ilim yapan marifettir,
Anneyi anne yapan şefkattir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hilim İçindedir İlim

Lütfunla günahlara kördüm,
Her şeyde Sen’i gördüm,
Âlimler içinde
Zalimler gördüm,
Şol hilim içinde
Ne büyük ilim gördüm.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hilkatteki Gaye

Ara dur,
Hilkatteki gayeyi bul!
Hikmet budur,
Hakk’a olmak
Güzel bir kul.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Hor Görme Hoş Gör

Gaflet dediğin ne çirkin bir nisyan,
Daldıkça ediyor insan isyan,
Hoş görürsen insan olur İslâm,
Hor görürsen ziyan olur insan.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İbadet Marifetin Habercisidir

Zaafiyet-i ibadet,
Eder zaafiyet-i marifete işaret.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İbadet ve Helaket

İhlas ile sıradan ameller olur ibadet,
İhlassız ibadet dahi olur helaket.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İbadetin Efdali

İbadetin efdalini ararsın,
Bir taraftan da gönül kırarsın,
Kâbeyi yıkarak nasıl rıza ararsın?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İcaz

Dersin: “Ne kadar söylesem az.”
Bil ki kelamdaki i’cazdandır icaz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İdeal Şair

Şâir dediğin bal gibi olmalı,
Fikre kuvvet, dile lezzet
Ve hastalıklara şifa olmalı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İdeal Yazar

Yazar dediğin arı gibi olmalı,
Her çiçekten öz almalı,
Ama hiçbiri olmamalı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İhlas Ve İflas

Terk edersen şol dünyada ihlası,
Görürsün ukbada gerçek iflası.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İhsan-ı Zekat Tezyid-i Maldır

Verirsen malından zekât,
Artırır o malı Şekûr kat kat.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İhtilaf Hastalığına Tiryak

Bu Sünnî, Şu Şiî, O Vehhabî demeyi bırak!
İttifak noktalarını bulmaya bak!
İhtilaf denen hastalığa budur tiryak.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İhya Ve İrşad

Ey nefsim!
Geceyi ihya edip de,
Gündüzü imha edenlerden olma!
Geçir geceyi ilim ve irfanla,
Hem rükû ve sücudla,
Gündüzü de tebliğ ve irşada
Emr-i bil marufa,
Hem nehy-i anil münkere,
Ayırmalısın amma.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İlah'a Adanmak

İlahiyatçı olmak ayrıdır,
İlah’a adanmak ayrıdır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İlham

Şol sözlerim ki sanma ham,
Hepsi Hakk’tan gelen ilham.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İlim

Vücutta baştır,
Gözlere kaş,
İlim ne güzel arkadaş.

Hikmetli sözdür,
Kalplere öz,
İlim ne güzel bir göz.

Bitmeyen heyecandır,
Damarlarımızda kan,
İlimdir gerçek can.

Hem ekmektir
Hem de aş,
İlim ne güzel bir yoldaş.

En sağlam zemindir,
İnsan onunla emin,
İlimdir en mukaddes yemin.

En yüce emanettir,
En kıymetli yük,
Mertebeler içinde,
İlimdir en büyük.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İlim İhlas İle Giyinir

Kalp iman ile dirilir,
İman takva ile bilinir,
Takva ilimle yücelir,
İlim ihlas ile giyinir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İlm-i Sima

Vermişse Allah bir kuluna ilm-i simayı,
Bir bakışta anlar yürekteki davayı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İlmin Şükrü Tebliğdir

Âlimin ilmine,
Tebliğdir şükür.
Zalimin zulmüne
Korkma tükür!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İman Bir Nur Olur

İman bir nur olur,
Kabirde yoldaş olur.

İman bir nur olur,
Herkeste farklı olur.

İman bir nur olur,
Kiminde kibrit olur.

İman bir nur olur,
Kiminde çakmak olur.

İman bir nur olur,
Kiminde mum olur.

İman bir nur olur,
Kiminde sirac olur.

İmanda bir nur olur,
Kiminde bir necm olur.

İman bir nur olur,
Kiminde kamer olur.

İman bir nur olur,
Kiminde şems olur.

İman bir nur olur,
Üfle kimi yok olur!

İman bir nur olur,
Üfle kibrit son bulur!

İman bir nur olur,
Şems üflemekle yok mu olur?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İman Elbisesi Takva

İman çıplaktır,
Elbisesi takva,
Ne güzel zinet,
Bu elbisede hayâ.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İman Hayayı İktiza Eder

Ey hayâ etmeyen yüz!
Ve ey ağlayamayan göz!
Bil ki var bekleyen bir köz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İman İçin İslam İçin

Yazmadım, yazdırıldı
İman için,
İslâm için,
Gül kokan bülbüller için,
Yüreklere kazdırıldı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İman Ve Amel

Dil getirir kelime-i şehadet,
Amel eder her dem ona muhalefet,
Bu hâl eder delalet,
Yerleşmemiş o kalbe hidayet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İmandan Öz

Mümine yakışan,
Bir güler yüz
Ve bir tatlı söz,
Budur imandan öz,
Kibir denen illetse,
Olur taşıyana köz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İmanın Mertebeleri Vardır

Asker askerdir; ama erden genelkurmaya kadar rütbeleri vardır,
İman imandır; ama tohumdan ağaca kadar mertebeleri vardır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İmanla Kanatlanıp Secde İle Uçsan

Ey sen insan!
Önce kendini tanısan,
Gerçek Sanatkâr’ı bulsan,
Sanatkârına kul olsan,
Zikirle varsan,
Huzurla dolsan,
İmanla kanatlanıp,
Secde ile uçsan.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İmtihan

Şu dünya ki bir han,
Her anımız imtihan.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İmtihana Sabırla Cevap Verilmeli

İmtihana verilen cevap sabr-ı cemil olursa mükâfatı azîm olur,
İmtihana isyanla verilen her cevap mücazata müstehak olur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsan Dilediğini Seçiyor

Nuru nâr çeviriyor,
Nârı nur çeviriyor,
Manzaralar geçiyor,
İnsan dilediğini seçiyor.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsan Özgürdür

Ey insan!
Sen iman ve küfürde
Özgür olduğun gibi
İbadet ve fıskta da
Özgürsün elbet
İrade senin,
Tercih senin,
Dilersen nuru,
Dilersen nârı tercih et.
Yevm-i ekber gelecek elbet!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsanı İnsan Yapan Hayadır

İnsanda kalmayınca hayâ, ar
Olur kalpsiz, ruhsuz bir duvar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsan-ı Kamil

Rahmet-i Rahman şamil,
Ahkâm-ı Kur’an ile âmil,
Görür insan-ı kâmil.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsan-ı Kamil 2

Bilmeli bunu gafil,
Olmamalı cahil,
İlmiyle âmil,
İnsan-ı kâmil.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsanın Sahibi Olmaz Mı?

Ey insan!
Bak kendine!
Ve gel kendine!
Eldivenin yapanı olur da,
Elin olmaz mı?
Gözlüğün ustası olur da
Gözün olmaz mı?
Hiç senin mucidin,
Ve sahibin olmaz mı?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsanlara Liyakati Nispetinde Değer Verilmeli

Her kime verdiysen layık olduğundan fazla değer,
Bir gün gelir elbet seni buna pişman eder.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsanların En Şerirleri

Ey nefsim!
Bilenden korkma!
Bilmediğini bilenden korkma!
Bildiğini bilmeyenden de korkma!
Lakin bilmediğini bilmeyenden kork!
Zira insanların en şerirleri onlardır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İnsanlığın Ölmesi

İnsanlığın öldüğü toplumda,
Yalnızlık tavan yapar,
Çocuk anneden, anne çocuktan kaçar,
İşte asıl kıyamet o zaman kopar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İslam'ı Doğru Anlamak

Zanneder misin İslâmiyet,
Vurmak, kırmak
Ve öldürmek,
Aksine İslâm,
Sevmek, sevilmek
Ve kalpleri fethetmek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İstiklal Ve İstikbale Dair

İstiklal eğitimle muhafaza edilir,
Ve istikbal eğitimle inşa edilir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İttihad Çağrısı

Ey şanlı Türkler!
Ey yiğit Kürtler!
Ey cesur Araplar!
Ve ey millet-i İslamiye’nin tüm aziz evlatları!
“Böl, parçala, yut!” diyen İslâm düşmanlarına karşı,
Tek bir yumruk olmanın gelmedi mi zamanı?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İttihad-ı İslam

Merkeze vahyi alalım,
Sünnetten kopmayalım,
Keyfi değil, zaruri
Bu ittihad-ı İslâm.

Kopmayalım, sapmayalım,
Kur’an’dan ayrılmayalım,
Keyfi değil, zaruri
Bu ittihad-ı İslâm.

İhtilafları atalım,
Kur’an’da buluşalım,
Keyfi değil, zaruri
Bu ittihad-ı İslâm.

Resul’u hakem kılalım,
Kur’an’ı anlayalım,
Keyfi değil, zaruri
Bu ittihad-ı İslâm.

Küfür olmuş tek millet,
Sana yakışmaz zillet,
Keyfi değil, zaruri
Bu ittihad-ı İslâm.

Ne o yan ne de bu yan,
Bizim dinimiz İslâm,
Keyfi değil, zaruri
Bu ittihad-ı İslâm.

Uyan âlem-i İslâm!
Farz vazifene uyan!
Keyfi değil, zaruri
Bu ittihad-ı İslâm.

Bak, ne hâle getirdi!
Küfür milleti seni,
Keyfi değil, zaruri
Bu ittihad-ı İslâm.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İyilik

İyilik eden o iyiliği unutmalı,
İyilik edilen unutmamalı,
Ama tüm iyilikleri Hakk’tan bilip
Minneti yalnız O’na duymalı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

İyilik Ve Kötülük Failini Arar

İyilik döner durur,
Yapanı bulur,
Kötülük döner durur,
Yapanı vurur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kabirden İbret Almak Gerek

Allah’tandır himaye,
Ömürdür tek sermaye,
Kabir ibret almayı bilene,
Ve gerçeği görene,
Sen öldükten sonra kime ne?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kabul Et Allah'ım!

Kesretten arındım,
Sevginle barındım,
Ben Sana adandım,
Kabul et Allah’ım!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kader

İmansızlık beter eder,
Büyük nimet rükn-i kader,
İman et, gitsin yeter!
İman et, bitsin keder.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kalemimizin Sesi

Kur’an ehli,
Sünnet ehli,
Budur hakikatin ehli,
Yüreğimizin dili,
Kalemimizin sesi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kalp Muhabbete Doymuyor

Kimi sevsen kalp muhabbete doymuyor,
Anladım ki Hakk’tan başkasına razı olmuyor.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kalp Tarladır

Kalp bir tarladır,
Kimi muhabbet eker,
Kimi nefret diker,
Mahsulü ameldir,
Herkes ektiğini biçer.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kalu Bela

Özgürlüğe ölüm,
Kuşa bir kafes,
Kim bilir,
Ne zaman verilecek son nefes?
Zannetme hayattan gaye,
Sadece heves!
Kâlû Belâ’yı nasıl unuttun?
Ey ruh, sana pes!

Yanmış aşk ile bu yürek,
Unutulmamış hiçbir dilek,
Ne bilirsin?
Belki yarın gerçekleşecek,
Uyan artık gafletten, ölüm ansızın gelecek!
Sanma herkes de seninle bir gelecek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kamil İman

Dil ile ikrar,
Kalp ile tasdik,
Amel ile ilân,
İhlâs ile i’lam,
Budur kâmil iman.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kamil Mürşid Hal İle Örnek Olandır

Kál ile öğüt veren çoktur,
Hâl ile örnek olan yoktur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Karakter Mahrumları

Kişiliğini bulunduğu koltuktan alanlar,
Şüphesiz onlardır karakter mahrumu olanlar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kavl-i Leyyin Bir Tavır

Bir şükür gerektir bize,
Bir de sabır,
Müslümana yaraşan,
Kavl-i leyyin bir tavır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kavuşma Vakti

Hikmet ile gönderildik şu âleme,
Rahmet ile binler sofra serildi önümüze,
Şefkat ile resûl gönderildi bize,
O’nun aşkı lütfedilmiş özümüze,
Kavuşma vakti görünür,
Gül kokulu melek gözümüze.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kelime Okları

Ağız yaydır, kelimeler ok
Yayından çıktı mı ok,
Artık geri dönüşü yok!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kelimeler

Kelimeler söz olur,
Kimi zaman aş olur,
Bir taş olur,
Bir ataş,
Yüzde kaş olur,
Baktığın göz olur,
Kor olur,
Köz olur,
Aktığın öz olur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kelimeler Kifayetsiz

Gökler ve yer genişliğinde bir yürek,
Ve nihayetsiz bir muhabbet,
Bu aşkı tarife,
Kelimeler etmez kifayet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kenz-i Mahfi

Kenz-i mahfiyi aradım durdum,
O hazineyi kırık kalplerde buldum.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kıyamet Ve Haşir

Günlerden Cuma’ydı,
Güneş doğmamıştı,
Sur’dan ses yayıldı,
Mahlukat şaşırdı,
Dağlar kaldırıldı,
Semavat yarıldı,
Arz darmadağındı,
Hakk’ın dilediklerinden gayrı,
Ne yerde ne gökte,
Kalmadı tek canlı.

Sur tekrar çalındı,
Kabir kaldırıldı,
Hesaba çağrıldı,
Kimimiz binekle,
Bak kimimiz yaya!
Kimi benzer aya,
Kimi sürünerek,
Varır o meydana,
Yüzleri kapkara.

Mahşer yeri dümdüz,
Ne dağ var,
Ne deniz,
Un gibi tertemiz,
Toplandık hepimiz!
Gör nasıl terleriz!
Terler amelimiz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kibirle Yok Olursun

Ey nefsim!
Sen bilmediğinin âlimi;
Bildiğinin cahilisin,
Sustuğunun hâkimi,
Söylediğinin mahkûmusun,
Tevâzuyla insan olur,
Kibirle yok olursun.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kiliselerden İthal

Tövbe alma söylemi
Ve eylemi
Kiliselerden edildi ithal,
Yerine iade edilmeli derhal.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kimi Ölür Kimi Doğar

Kimi ölür,
Kimi doğar,
Melekler amelleri tek tek yazar,
Ne eksik ne fazla,
Yaptığın ne varsa...
Bir gün olur,
Güneş batıdan doğar.
Dağlar yün misali savrulur,
Kıyâmetin dehşetini kabir ehli de duyar,
İşte o gün kimi rahmet,
Kimiyse büyük bir azap umar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Korku Ve Cesaret

Korku olur cehalet,
İlim en büyük cesaret.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kudsi İşlere Uyan

Dayan, gözlerim dayan,
Kudsî işlere uyan!
Her sesini duyan,
Sen Vekil’e dayan!

Bir saat nevmi,
Dört saate vardıran,
Bast-ı zaman,
Bast-ı zaman.
İhsandır Rabb’inden,
İkramdır lütfundan,
Bu gafile ulaşan.

Kıyam ile dirilen,
Rükû’ ile doğrulan,
Secde ile yükselen,
Aşk yoluna erdiren,
Kudsî işlere uyan!

Hamd ü sena ile…
Rabb’ini zikreyle!
Sen nevmi terk eyle!
Satır satır ilerle!
Sadr sadr fetheyle!
Sayfa sayfa ilerle!
Âlemleri seyreyle!

Diril sen kıyam ile!
Doğrul sen rükû’ ile!
Yüksel hep secde ile!
Er ilahi aşk ile!
Uyan kudsî işlere!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kul Dediğin Her İşi Allah İçin Yapar

Şâir ve yazar,
Yalnız hak ve hakikati yazar,
Aramaz mahlukat içinde yâr,
Kul dediğin her işi Allah için yapar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kul Hakk'tan İstemeli

Kul kuldan istedikçe eder tedenni,
Hakk’tan istedikçe eder terakki.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kumar

Bırakmalı günahta inadı,
Helal lokmadadır nimetin tadı,
Aslı çirkin olanı,
Değiştiremez onun adı.

İster piyango desinler,
İster loto, ister ganyan,
Hepsi kumardır,
Bilsin bunu oynayan!

Nasıl oynar Müslüman kumar?
Haram lokmadan ne umar?
Yarın Hakk’ın huzurunda,
Nasıl O’ndan rahmet umar?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kur'an Ruh Sünnet Göz Olmalı

Kur’an ruh,
Sünnet göz olmalı,
İşte o vakit hikmet olur söz,
İslâm olur yüz
Ve iman olur öz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kur'an Ve Sünnet

Gerektir bu gaflettin uyanmak,
Cehalet sarhoşluğundan ayılmak,
Kur’an ile sünnetin arasını açmak
Ve sünneti yok saymak,
Olur kelime-i şehadetin,
İki cümlesinden birini yok saymak.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kur'an'dan Aldım Dersi

Kur’an’dan aldım dersi,
Rabbim verdi hikmeti,
Hidayeti, hidayeti…
Hepsi O’nun inayeti.

Muhammed’den aldım aşkı,
Gönlüm zorlukları aştı,
Gafil yürek sanki taştı,
Mü’min secdedeki baştı.

Resûl’den aldım hilim,
Rabbim verdi ilim,
Kesilsem dilim dilim,
Yine de Hakk der dilim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kur'an'ı En Güzel İzah Eden İnsan

Allah’tan başka yoktur hiçbir ilah,
Resûl Kur’an’ı ne güzel eder izah,
Melek-ül Mevt’i görünce gafil der: “Eyvah!”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kur'anla Dirileceğiz

Kur’anla dirileceğiz,
Sünneti bileceğiz,
İlim ile hikmet ile,
İslâm kokan güller ile,
Bülbül olup öteceğiz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kurtuluş Nerede?

Ey nefsim!
Gaflet değil,
Hidayet seni kurtuluşa erdirecektir.

Ey nefsim!
Süslü ve boş sözler değil,
Hikmetli sözler seni kurtuluşa erdirecektir.

Ey nefsim!
Aklı uyutmak değil,
Akletmek seni kurtuluşa erdirecektir.

Ey nefsim!
Kesret değil,
Vahdet seni kurtuluşa erdirecektir.

Ey nefsim!
Yılan gibi kıvrım kıvrım olmak değil,
Ok gibi dosdoğru olmak seni kurtuluşa erdirecektir.

Ey nefsim!
Körü körüne taklit değil,
Şuurla tahkik seni kurtuluşa erdirecektir.

Ey nefsim!
Cehalet değil,
Bildiklerin seni kurtuluşa erdirecektir.

Ey nefsim!
Bildiklerin değil,
Amel ettiklerin seni kurtuluşa erdirecektir.

Ey nefsim!
Her amelin değil,
İhlâsla yaptıkların seni kurtuluşa erdirecektir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kusur Aramak

Gayrın kusurunu aramak,
Götürür gaflet ve dalalete,
Nefsin kusurunu aramak,
Erdirir hikmet ve hidayete.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kusursuz İnsan Yoktur

Kendini kusursuz görmen,
Helak olman için yeter,
Eder Firavun, Nemrud, Karun’dan da beter.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Kutlu Doğum

Günlerden pazartesi,
Aylardan nisan,
Yirmi Nisan gecesi,
Yıl 571, sabaha karşı
Doğumunla aydınlandı,
Hem doğu hem de batı.
Oldu müşriklerin putları baş aşağı,
Şakk etti Kisra’nın meşhur sarayı,
Kutsal sayılan o gölün yere batışı...
Söndü, Mecûsilerin kutsal saydıkları ataşı.
Mevlidinle nurlandı,
Gökler ve yer,
Ey ümmetinin âşığı!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Küfretme Şükret

Küfretme, şükret!
İsyanı terk et!
Her daim sabret!
De vardır bir hikmet!
Bak gör al ibret!
İbretin marifet!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

La Maşuka İllallah

Dua dua kanat çırpar,
Kuşlar Hakk deyu uçar,
Lâ maşuka illallah.

“Hu!” deyu aşka eser,
Rüzgâr emrinde nefer,
Lâ maşuka illallah.

Haşmetini ilân eder,
Dağlar “Yâ Celil!” der,
Lâ maşuka illallah.

Ağaçlar çiçek açar,
Yaprağıyla el açar,
Lâ maşuka illallah.

Her daim Sen’i anar,
Şol Yûnus aşkınla yanar,
Lâ maşuka illallah.

Zerre döner, dünya döner,
Aşkınla âlemler döner,
Lâ maşuka illallah.

Sen güzelsin,
Ne güzelsin,
Lâ maşuka illallah.

Sen güzelsin,
En güzelsin,
Lâ maşuka illallah.

Sen güzelsin,
Hayat güzel,
Lâ maşuka illallah.

Sen güzelsin,
Ölüm güzel,
Lâ maşuka illallah.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Lütf-u İlahi Aşk

Aşk kelimelerle ifade edilemez,
Talim ile öğrenilemez,
Bir lütf-u ilahidir aşk.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mahluk İçin Mutlak Kemal Yoktur

Ey nefsim!
Oldu zannediyorsan kendini tam,
Bil ki delildir olduğuna ham.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mahlukat Onu Okuyor

Bak, mahlukat onu okuyor duy!
Teslim ol, Kur’an’a uy!
Tevekkül ne güzel bir huy.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mahlukata Halık Gerek

Sanata sani’ gerek,
Maddeye mana gerek,
Akıla hikmet gerek.
Şiire şâir gerek,
Resime ressam gerek,
Kitaba kâtip gerek,
İcada mucid gerek.

İnsan denen şu şiire,
Mucizevi resimlere,
Nihayetsiz kitaplara,
Gördüğün şu mevcudata,
Bu mükemmel masnuata,
Kâinata, mahlukata,
Elbette Hâlık gerek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Marifet

Sen dedin keramet,
Ben dedim marifet,
Sen dedin selamet,
Ben dedim marifet.

Keramet keramet,
Keramettir marifet.
Selamet selamet,
Selamettir marifet.

Sen dedin zikir zikir,
Ben dedim fikir fikir,
Sen dedin saadet,
Ben dedim marifet.

Zikirden fikire,
Keramettir marifet.
Saadet saadet,
Saadettir marifet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Marifet Dolu Öz

Ey Yûnus!
Nefsine kondurmuyorsun toz,
Kibrin aleyhine ne büyük bir koz,
Ateşe girer olur köz,
Marifet dolu öz,
Ne güzel bir göz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mazlumun Ahı

İmandır yüreklerin ferahı,
Kalmaz kimsede mazlumun ahı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mazlumun Tiryakı

Dizeler abdalı,
Kelimeler aptalı,
Mazlumun tiryakı,
Perdesizdir âhı.

Âşığın sîreti,
Mütebessim sûreti,
Kalbidir sûreti,
Sûretidir sîreti.

Gündüzün dostudur,
Karanlığın âşığı,
Gecenin müştâkı,
Hikmetedir iştahı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mecnun Deyu Anılanlar

Abdalca yaşarım,
Engelleri aşarım,
Perdeleri açarım,
Su misali taşarım,
Mecnun deyu anılmayan
Akılsız sanılmayan,
Veliye şaşarım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Menfi Ve Müsbet Millet

Menfi millet zillet,
Müsbet millet izzet,
Gün gelir bizi de
Bir anlayan çıkar elbet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Merdiven-i Aşk

Âyâ zanneder misin zikirler gider boşuna?
Zikir ayaklarıyla çıkılır merdiven-i aşkın arşına.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mesleğimiz

Mesleğimiz tevazudan mürekkep,
İlmiyle amel etmeyen olur merkep.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mevsim Bahar Haşir Var

Bak mevsim bahar,
Her tarafta haşir var,
Diriltiliyor çiçekler ve yapraklar,
Meyveler ve ağaçlar,
İşte böyle haşredilir insanlar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Meydan-ı İmtihan

Atıldım bir meydan-ı imtihana,
İki kapı açıldı bu hana,
Tevazu kapısından girdi itaat ve taat,
Kibir kapısından çıktı isyan ve şenaat.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Meyyite Okunan Kur'an Diriye Neden Okunmaz?

Gafleti atarım, ülfeti aşarım, hikmete koşarım,
Kur’an’ı diriden gizleyip meyyite okuyana şaşarım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mezhepler

Ne haddi aşar mezhepleri reddederim,
Ne de onları müstakil bir din zannederim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Muamma-i Müşkilküşa

Bilinmez âşık aşkı mı anlatır?
Yoksa aşk âşığı mı anlatır?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mucize

Eğer gaye ise,
Görmek bir mûcize,
Bak kendine öyleyse,
Gör binbir mûcize!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Muhabbet

Muhabbet sebeb-i hilkat-i kﹶâinattır,
Muhabbet gaye-i hilkat-i insandır,
Muhabbet netice-i fıtrat-ı âlâdır,
Muhabbet sebeb-i ihya-yı memattır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Muhabbet Çiçekleri

Ey nefsim!
Yüreğine kin dikenleri,
Dikmek yerine,
Muhabbet çiçekleri dik ki,
Yüreğinden diline,
Mis kokular süzülsün,
Dilinden sözlerine,
Hikmetler dökülsün.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Muhabbet Eken Aşk Biçer

Muhabbet ektim,
Aşk biçtim,
O aşkı sahibine verdim,
Ve vuslata erdim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Muhabbet Ve Hürmet

Bütün dünyevi makam ve mevkiler
Ayaklarımın altındadır,
İnsan yalnızca insan olduğu için
Muhabbet edilen
Ve saygı duyulandır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Muhabbetullah'a Talibiz

Halka değil, Hakk’a tabiyiz,
Köşklere, kasırlara değil,
Yüreklere, asıllara talibiz,
Cennete, hurilere değil,
Muhabbetullah’a talibiz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Muhammed'e Muhabbet

Muhabbetten Muhammed etti sudur,
Muhammed’e muhabbet olur sürur,
Muhammedsiz muhabbette yoktur huzur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mukim Miyiz Seferi Mi?

Hâlık’tan mahluka,
Bir sual sorula:

أَلَسْتُ بِرَبِّكُمْ

بَلٰى deyu şehadet ettik O’na
Rahm-i maderde büründük libasa,
Ve başladık yola,
Kabirde verdik mola.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Muradım

Rabbim adın andım,
Kâlû Belâ’dan bu yana,
Vedûd ismin ana ana,
Ben aşkına yandım,
Sevgindir muradım,
Mahrum etme Allah’ım!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Müctehid Ve Mübtedi'

Müctehidin gayesi odur
Olur marziyat-ı ilahi,
Mübtedi’nin gayesi odur
Olur marziyat-ı insani.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Müflis

Kalmamış insanda haya, ar
Sanki cansız, ruhsuz bir duvar,
Hasenat sanki ona bâr,
Gafilden daha müflis kim var?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mühür Dileyen Kalpler

Mühürletilmişse kalp,
Kulak neylesin?
Mühürletilmişse kulak,
Göz neylesin?
Perde çektirilmişse göze,
Dil ne söylesin?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mükemmeliyetçi Olmayınız

Ey insanlar!
Her amelinizde en güzeli arayınız,
Ancak mükemmeliyetçi olmayınız,
Zira mükemmel yalnız ve yalnız
Bir ve tek olan ilahınız.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mü'min Kalbiyle Görür

Kal’a gibi sağlam,
Tevhiddir davam,
Yerde gökte nizam,
Hak dinidir İslâm.

İman gibi mühür,
Toprak gibi özgür,
Yaprak gibi hür,
Mü’min kalbiyle görür.

Âşık gibi insan,
Ama insan gibi âşık,
Yûnus gibi dünya...
Dünya gibi Yûnus...

İman gibi mühür,
Toprak gibi özgür,
Yaprak gibi hür,
Mü’min kalbiyle görür.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Müsebbeb-i Atalet

Uğradı mı bir beldede salihler atalete,
Fasıklar hâkim olur o beldeye elbette.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Müslüman Noel Kutlamaz

Kutlar mı hiç noel,
Kutlar mı Müslim el?
Kutlarsa ona benzer,
Benzer mi hiç Müslim er?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Mütevazi Olmalı

Elif gibi dimdik ol amma,
Çok havalardan uçma,
Düşüşün fena olur sonra.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nakkaş

Ne güzel ayrıntı,
Göz üstüne nakşedilen kaş,
Söyle! Kimdir,
Şu simayı nakşeden nakkaş?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nakkaş Ve Ressam

Nakış alkışlar nakkaşı,
Resim gösterir ressamı,
Olmaz mı hiç?
Şu hikmetli bedenin nakkaşı
Ve şu sanatlı simanın ressamı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nakşettim Dizeleri

Kırık kalbimde,
Bin şiir yeşerdi.
Rabbim bir zerre muhabbetin,
Ebeden yeterdi.

Nakşettim dizeleri,
Lütfedilenleri…
Kırılan kalplere,
Hakk diyen gönüllere.

Kalbimle görür oldum,
Gönlümle duyar oldum,
Aşkınla doldum,
Bülbüm oldum Sen diye.

Nakşettim dizeleri,
Lütfedilenleri…
Muvahhid nefislere,
Muttaki nefeslere.

Kalbim geldi dile,
Seslendi âleme.
Deftere kaleme,
Hacet ne diye?

Nakşettim dizeleri,
Lütfedilenleri…
Kırılan kalplere,
Hakk diyen gönüllere.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Namazdan Mana Ne?

Ha bir cami yıkmışsın,
Ha kalp kırıp gönül yıkmışsın,
Namazdan mânâ ne?
Sen kâbeyi yıkmışsın!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nar İçinde Yanan

Üç günlük dünyaya kanan,
Rabbi değil,
Nefsi anan,
Kendini ebedi sanan,
Odur nâr içinde yanan.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nasihat

Ey nefsim!
Nasihat edebileceğin kimselere,
Nasihat etmemek
Büyük bir kayıptır.
Nasihat alabileceğin kimselere,
Nasihate kalkışmak
Büyük bir ayıptır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefer Emre Tabidir

Nefer emre tâbidir,
Kalp komutandır ey insan!
Mutî neferleridir,
Gözler ve lisan.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefis Daima Tenkit Edilmeli

Ey nefsim!
Sözlerime ey nefsim diye başlamam,
Tevazudan değildir bilesin,
Zira sen emmaresin,
Daim tenkit edilmelisin,
Hakkın övgü değil,
Yergidir bilesin.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefis Her Daim Yerilmeli

Topluluk içinde nefislerini medh ü sena ile ananlar,
Yalnız kaldıklarında bila mecbur nefislerine taparlar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefis İmtihan İçindir

Dediler: “Riyazetle nefis ölür mü?”
Dedim: “Hiç düşman geri çekilmekle ölür mü?”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefret Ve Muhabbet

Nefretin misali bir çöl,
Kupkurudur, kurutur gör!
Muhabbetin misali göl,
Hiç çöle benzer mi gör!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefse Bir İhtar

Ey yalana, gıybete
Tutulmuş nefis!
Ey iftira, alayla
Bozulmuş nefis!
Bilmez misin sen?
İşitir her dediğini Semi’.

Ey gözleri haramdan
Yorulmuş nefis!
Ne diye seni gaflet bürür?
Bilmez misin sen?
Hakk-ı Basir her şeyi görür.

Ey dünyaya aldanan
İsyankâr nefis!
Görmez misin sen?
Adım adım yaklaşan,
Ağuşunu açan
Kabir seni bekliyor.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefs-i Emmare Cihetiyle Ölmek

Nefs-i emmare cihetiyle öldüğün gün,
Odur kalp ve ruh cihetiyle dirildiğin gün.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefs-i Mutmainne

Bu makama ulaşan evliyanın gözünde,
Ne dünya sevdası vardır ne de ahiret.
Susması tefekkürdür, konuşması hikmet.
Gece gündüz duasındadır ümmet-i Muhammed.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nefsinin Avukatı Değil Hakimi Olmalısın

Ey nefsim!
Avukat gibi nefsini savunmayı bırak!
Hâkim gibi nefsini sorgulamaya bak!
Ta ki hidayeti lütfetsin sana Hakk.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nesl-i Kur'an

Sussam fayda etmiyor,
Kelimeler yetmiyor,
Rabbim Sen’den niyazım,
Nesl-i Kur’an muradım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nifak Ve Kibir

Münafığın nifak oku,
Neşrediyor nahoş koku,
Kibirlinin arşta burnu,
Göremiyor açla toku.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Nimeti Yalnızca Hakk'tan Bil!

Nimeti yalnızca Hakk’tan bil!
Ta ki zikretsin hakkıyla O’nu dil.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Niyaz-ı Şair

Yâ Vâhid-i Ehad! Yâ Semi’-i Mucîb!
Yâ Hakîm-i Rafi’! Yâ Muizz-i Hakem!
Yâ Hadî-i Mecîd! Yâ Mukaddim-i Şekûr!
Ya şâir denen yıldızlar içinde yap beni bir güneş!
Ya da sıkılsın ellerime sonsuz kurşun-u keleş!
Ya Hakk’a yönelt beşeri mısralarımdan!
Ya da erken bir tezkere ile al beni buralardan!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

O Da Senin Kaderin

Cismi büyük,
Fikri küçük,
Çıktı bir adam karşıma,
Dedi: “Ey şâir bana baksana!
Ben kadere inanmıyorum,
Ne anlatsan boşuna.”
Dedim: “O da senin kaderin anlasana.”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

O Dilerse

Dersin akl-ı beşerden ırak,
İnsan olur önce çırak,
Derim Hak Teâlâ dilerse,
Usta olur bir anda çırak.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

O Her Şeyi En Güzel Yapar

Sabret, gör! Bu sonuç sana özel,
Allah yapar her şeyi en güzel.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ok Gibi Ol

Ey nefsim!
Yılan gibi kıvrım kıvrım olup,
Yalanla oynama!
Ok gibi dosdoğru ol,
Hedeften sapma!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Oku O Var Edendir Yoku

Oku!
Âyâtı, Kur’an’ı oku!
O var edendir yoku!

Oku!
Semayı, arzı,
Tüm mahlukatı oku!

Oku!
Kameri, gezegenleri,
Tüm galaksileri oku!

Oku!
Dağları, denizleri,
Sinekleri, semekleri oku!

Oku!
Nebatatı, hayvanatı,
Gülü, bülbülü oku!

Oku!
Gündüzü, geceyi,
Eşsiz hikmeti oku!

Oku!
Baharı, kışı,
Eşsiz kudreti oku!

Oku!
Meyveleri, sebzeleri,
Eşsiz rahmeti oku!

Oku!
Kâinatı, tüm mahlukatı oku!
O var edendir yoku.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Oku!

Oku!
Okuma yazma bilmesen de oku!
İlk önce kendini oku!

Oku!
Bir kelimedir; Her bir çiçek, her bir hayvan, Oku!
Her kelimeyi Allah adıyla oku!

Oku!
Kâinat kitabını oku!
Bak, bu kitap her harfiyle O’ndan bahsediyor, oku!

İlk üç emridir dinimizin “Oku!”
Yarın mahşerde de ilk suali olursa “Okudun mu?”
Sen o günün dehşetini şimdiden oku!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Oku! Diye Seslendi

Aylardan yine ramazan,
Resûlullah (s.a.v) kırk yaşında,
Günlerden pazartesi,
Ramazan’ın on yedinci gecesi,
Kadir Gecesi,
Ve gece bitmek üzere,
Seher vaktine doğru,
Cibril (a.s) insan suretinde,
Hira mağarası içinde,
Gür bir seda ile...
- Oku, diye seslendi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Okumak

Hakikatı bulanlar mutludur,
Her daim umutludur,
Okumak ne güzel bir tutkudur,
Bu tutkuda olanlar kutludur.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Okuyan Bulur Elbet Huzuru

Bugünün yunusu,
Yarının okyanusu,
Yüzlerin nuru,
Kalbin süruru,
Okuyan bulur,
Elbet huzuru.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Olma Karun'a Yoldaş!

Asık surat,
Çatık kaş,
Sanki kendi verir aş,
Kendine gel arkadaş,
Olma Karun’a yoldaş!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

On Beş Temmuz Gecesi

On beş Temmuz gecesi,
İhanet bilmecesi,
Sinsilerin zilleti,
Milletimin izzeti.

Hak davanın erleri,
Muhammed neferleri,
Tanklar önüne geçti,
Göz kırpmadan can verdi.

On beş Temmuz gecesi,
Kalleşliğin zirvesi,
Münâfıklar zilleti,
Milletimin izzeti.

Şehâdet âşıkları,
Allah’tır mâşukları,
Göğsünü siper etti,
Namusu çiğnetmedi.

On beş Temmuz gecesi,
Maskelerin düşmesi,
Nifaktan bedenlerin,
İmana yenilmesi.

Sancağın al rengi,
Mü’minin tekbirleri,
İnletti her bir yeri,
Milletimin gür sesi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

O'nunla Ol

Zahirde O’nunla ol!
Bâtında O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Kalbinde O’nunla ol!
Amelde O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Gönlünde O’nunla ol!
Ömründe O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Fikirde O’nunla ol!
Zikirde O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Tebliğde O’nunla ol!
İrşadda O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

İlminle O’nunla ol!
Hilminle O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Muhlis ol, O’nunla ol!
Muhsin ol, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Tövbe et, O’nunla ol!
Af dile, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Temiz ol, O’nunla ol!
Sadık ol, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Sözünü tut, O’nunla ol!
Öfkeni yut, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Affet, O’nunla ol!
Kin tutma, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Hakk’tan kork, O’nunla ol!
Müttaki ol, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Varlıkta O’nunla ol!
Darlıkta O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

İnfak et, O’nunla ol!
Cömert ol, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Saf tut, O’nunla ol!
Sabret, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Dua et, O’nunla ol!
Sebat et, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Meşveret et, O’nunla ol!
Tevekkül kıl, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Yalandan kaç, O’nunla ol!
Haramdan kaç, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

İstihare kıl, O’nunla ol!
O’na güven, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Âdil ol, O’nunla ol!
Şahit ol, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Âşık ol, O’nunla ol!
Şehit ol, O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Her dem O’nunla ol!
Her yerde O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Kálinle O’nunla ol!
Hâlinle O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Nimette O’nunla ol!
Mihnette O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Her zerrenle O’nunla ol!
Ruhunla O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Dünyada O’nunla ol!
Rüyada O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Kabirde O’nunla ol!
Mahşerde O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Mizanda O’nunla ol!
Sırat’ta O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Ukbada O’nunla ol!
Geç nimeti O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

İçeride O’nunla ol!
Dışarıda O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Geç cenneti O’nunla ol!
Geç cenneti O’nunla ol!
Her dem O’nu yanında bul!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Öğretmenlik

Etti her nebi ümmetine rehberlik,
Peygamber mesleğidir öğretmenlik.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Öleceğim Bir Gün Ben De

Ölüm haktır,
Kaçış yoktur,
Her nefis tadacaktır,
Ruh bedenden çıkacaktır.

Bir gün kapı çalınacak,
Vakt-i ömür son bulacak,
Melekü’l-Mevt uğrayacak,
O, görevini yapacak.

Gördüm vefat var bir evde,
Ağlıyorlar dört bir yerde,
Göz yaşları dönmüş sele,
Sanki gidişi nereye?

Öleceğim bir gün ben de,
Ağlamayın hiçbir yerde!
Düğünümdür! Düğünümdür!
Sevgili’ye dönüşümdür.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ölüm Kavuşmak Ma'buduma

Mevsim sonbahar,
Binlerce vefat var,
Memat, hayata
Kollarını açar.

Günlerden cuma,
Duanda unutma!
Ölürsem bir gün,
Yasa boğulma!
Ölüm kavuşmak Ma’buduma.

Geldi ilkbahar,
Yüz binler haşir var,
Cansız bedenler,
Hayatlanır bakar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ömer Halisdemir

Rüya değil,
Sanki gerçek.
Toprak damlı bir mekân,
Ve içinden gelen hoş bir seda.
Başını içeri uzattı Ömer.
Resûlullah (s.a.v) ve etrafında yirmi kadar sahabe,
Pür dikkat onu dinliyorlar;
Resûlullah (s.a.v) seslendi:
“Gel Ömer! Gel, sen de bize katıl!”
Ömer adımını kapıdan içeri attı,
Heyecandan kan ter içinde kaldı;
İşte tam o sırada uyandı.

Aradan birkaç gün geçti,
Yıl iki bin on altı,
Aylardan Temmuz,
On beş Temmuz gecesi,
Ve günlerden Cuma idi,
Ömer âdeta uçacaktı.
Saat dokuza vardı,
Babasını aradı:
“Yerimde duramıyorum,”
“Ben çok hırslanıyorum baba.” dedi.
Yirmi senelik asker,
İlk kez böyle söyledi.
Hasan Hüseyin şaşırdı:
“Oğlum bir su iç!”
“Besmele çek ve korkma!” dedi.
“Ben hazırım!” dedi arslan Ömer.

Güneş battı,
Şafak attı,
Gündüz geceye aktı.
Telefon çaldı,
Ömer telefonu aldı
Ve cevapladı:
“Emredin komutanım!” dedi.
Arayan Zekai Aksakallı,
Özel Kuvvetler Komutanı,
Korgeneral Zekai:
“Ey Ömer!”
“Tuğgeneral Semih Terzi bir darbecidir, vatan hainidir!”
“Onun karargâha girmesine müsaade etme!”
“ O haini öldür!”
“Bu işin sonunda şehitlik var yâ Ömer!”
“Seninle yirmi yıllık hukukumuz var.”
“Hakkını helal et!” dedi.
Hiç düşünmeden:
“Emredersiniz komutanım!”
“Hakkım helal olsun!”
“Siz de hakkınızı helal edin!”
Dedi Astsubay Ömer.
Ve tarihi görevini üstlendi.

Vatan haini Semih Terzi,
Ve beraberindeki on kişilik timin hepsi,
Geldiler, karargâha kadar.
Ömer kendini vatana adar,
Tek başına karşılarına çıkar:
“Zekai Paşa’nın emri var!”
“Karargâha giremezsiniz!” der.
Tim üzerine atlar,
Başçavuş Ömer kurşun atar,
Alnının tam ortasından vurur darbeci haini.
Yığılıp kalır orada Semih Terzi.
Davranır silahlara hainin koruma timi;
Kurşun üstüne kurşun yağar,
Gafiller tam otuz kurşun atar,
Kalpleri taş kesmişti, sanki demir
Şehit olur Ömer Halisdemir.
Onun şehadeti,
Olur, bu vatanın selameti.
Baba Hasan Hüseyin rüyasında görür Ömer’i:
“Nereye gidiyorsun oğlum?”
“Baba nöbetim var.”
“Nöbete gidiyorum.” der Ömer.
Artık Ömer Halisdemir,
Vatanı şehitlerle bekler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ömür

Her şey bir emr-i kün,
Dün doğduğun gün,
Bak bugün büyüdün,
En yakının öldü dün,
Yaprak misalisin,
Sararıyorsun günbegün,
Tükeniyor sayılı gün.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Önce İhlas Derim

Hadis, fıkıh, tefsir, kelam...
İlmi talep ettim her an,
Akıp gider; durmaz zaman,
Önce ihlâs derim o zaman.
Farz, vacip ve sünnetler;
İbadet derim her an,
Ruhsuz ceset yaşamaz,
Önce ihlâs derim o zaman.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Önce Karakter

Her kişi kazancında dökmeli ak ter,
Elzemdir insana önce karakter.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Önce Marifet

Yirmi birinci asrın başında,
Yûnus minare başında,
Bir yanında Mevlânâ,
Bir yanında adaşıyla.

Seslenir tüm insanlığa,
Seslenir gür bir sedayla,
Düşmanımızdır cehalet,
İlim ile olur adalet.

Ama önce gelir marifet,
Kul önce kendini okumalı,
Yoksa ilim sandığı da,
Olur ona cehalet,
Kaybolur yine adalet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Önce Yan Sonra Yak

Ey ehl-i nasihat!
İtaat et!
Neyi emrediyorsa Hakk,
Terk et!
Neyi menediyorsa Rab,
O’nu an!
Ve yalnız O’na dayan!
Önce yan, sonra yak!
Sözün nasıl tesir ediyor,
O zaman bak!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Övgü

Hakkı ikrar içindir,
Övgü Allah içindir,
Gayrısı niçindir?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Övülmeye Layık Olan Ancak Allah'tır

Yâ Rabbena!
Hamd yalnız Sana,
Övülmekten yana,
Sığındım Sana.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Özler

Hak hakkı özler,
Batıl batılı gözler,
Gördüğünü sanan o kör gözler,
Gördüm yüz verince beş yüz olan yüzler,
Sahte, yapmacık ve süslü sözler,
Ne yapsa kendini gizleyemez özler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Özün Sözünün Gayri Olmamalı

Ey nefsim!
Ne ise özün,
O olsun sözün,
Ne ise sözün,
O olsun özün.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Piyango Kumardır

Haramdır,
Günahtan bir damardır,
Piyango kumardır,
Müslüman uzak dur!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Rabbim Sevdan Bana Doldu

Ümit oldu,
Özlem oldu,
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Âlem oldu,
Kalem doldu,
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Yaram çoktu,
Derman oldu,
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Firak n’oldu?
Visal oldu!
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Güneş oldu,
Kalbe doğdu,
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Nasıl oldu?
Asıl oldu!
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Sadır oldu,
Satır oldu,
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Namaz oldu,
Mi’rac oldu,
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Bir sır oldu,
Bende durdu,
Rabbim sevdan,
Bana doldu.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Referans

Dediler: Referansın kim?
Dedim: Hakikaten Allah Azze ve Celle,
Kavlen ve amelen ahlâk-ı Muhammedi,
Zahiren Abdullah İbni Âdem.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Resulullah Rahmet Saçar

Resûlullah rahmet saçar,
Mümin yürek güller açar,
Gafil hidayetten kaçar,
Hutame kolları açar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Rıza-i İlahi

Rıza-i ilahi olunca yalnız emel,
İbadet olur her bir amel.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Riya Salih Amelleri Yok Eder

Ey nefsim!
Toplasan da amel-i salihanın her nevini,
Yerden yere vurmadıkça nefsini,
Riya alır götürür bak hepsini.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ruhun Gıdası Kur'an'dır

Kur’an sedası,
Ruhun gıdası,
Şirk kokan müzikse,
Olsa olsa ruhun belası.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Rükn-i Kader

Ey nefis!
Tetiği çeken sensin!
Sonra da kader mahkumuyum dersin,
İyilik gelse başına hepsi benimdir dersin,
Su-i ihtiyarından gelen bir kötülüğü,
Sahiplenmez; kaderindir dersin.

Bil ey nefsim!
İyilik onu emreden külli irade sahibinin;
Kötülük O’na isyan eden bedbaht nefsinin.
Hem kader; Alîm-i külli şeyin seni de bilmesi,
Yaratanın mümkün mü yarattığını bilmemesi?
Bilmek, değil cüz-i iradenin elden alınması,
Bilmek ki ilm-i ezelînin ihatası.

Ey nefsim!
Tedbir senindir,
Takdir Allah’ın;
Rükn-i kaderi,
Böyle anlayalım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sabır Kahır

Dize dize aşka çağır!
Duysun bizi mümin bağır,
Mazlumdan yükselen sabır,
Zalimi alçaltan kahır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sabret İbretle Seyret Rabbine Şükret

“Neden, niçin böyle?” deme!
Sabret!
Bak, gör tecelli edecek!
Nice hikmet,
İbretle seyret!
Rabbine şükret!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Saltanat-ı Hakiki

Mümine yaraşmaz boş durmak,
Saltanat-ı hakiki kulûb üzerine taht kurmak.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Samimiyet

Samimi olanın zikredilir ismi Arş’ta,
Zıddı olanın ismi silinir en başta.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Samimiyet Sırrı

Bir insan düşün ki samimi,
Olsa da hakiki bir ami,
Tek başına fetheder âlemi.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sana Kaçtım

Ellerimi açtım,
Gafletten Hakk’a kaçtım,
Ben Sana muhtacım,
Esman benim ilacım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sana Sır Olan Bir Başkasına Aşikardır

Sana sır olan,
Bir başkasına aşikârdır bilesin,
Ne diye bunu inkâr edersin?
Yoksa (hâşâ) Allah’ın rahmetini,
Sen mi taksim edersin?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sanat Dili

Tüm mahlukat konuşuyor,
Ortak bir lisan ile,
Zerreden şemse,
Hükümferma bir dil ile,
Neam, konuşuyor tüm mevcudat,
Sanat denen dil ile.

Bu öyle bir dil ki
Her kelimesi hikmet,
Her hecesi hikmet,
Her harfi hikmet,
Her noktası hikmet.

Evet, elma çekirdeği,
Bir nokta iken
O noktaya koca ağacın programı,
Çiçeğiyle, yaprağıyla,
Meyvesiyle konulmuş.
Ve meyvenin sanatı,
Tadı ile kokusu,
Rengi ile şekli,
O nüveyle korunmuş.

Bu lisan-ı sanat,
Tüm kelimat ve hurufat,
Hadsiz mana ile beyanat,
Tekellümle yapar ilanat,
Der gaflet denen illeti at!
Kalk ve Hakk’ı anlat!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sararan Yapraklar

Kabir büyük bir duraktır,
Sanma ölüm sana çok ıraktır,
Şu sararıp düşenler yapraktır,
Nasıl yaşarsan yaşa,
Sonun kara topraktır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sarmaşık Aşk

Ruhumun derinliğinde,
Kalbimin zirvesinde,
Yûnus’un benliğinde,
Sarmaşık aşk,
Sarmaşık aşk…

Hakk diyen şu dilimde,
Hikmette ve ilimde,
Yûnus’un benliğinde,
Sarmaşık aşk,
Sarmaşık aşk…

Muhabbetin illerinde,
Tasavvufun başkentinde,
Yûnus’un benliğinde,
Sarmaşık aşk,
Sarmaşık aşk…

Ağlayan gözlerimde,
Gül kokan sözlerimde,
Yûnus’un benliğinde,
Sarmaşık aşk,
Sarmaşık aşk…

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Secde İle Yücel

Ey nefsim!
Sen ölümsüz değilsin!
O kibirli bedenin,
Rükû ile eğilsin,
Secde ile yücelsin,
Sen ancak ibadette güzelsin.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Secdedeki Lezzet

Yoktur hiçbir şeyde Sana secdedeki lezzet,
Ne olur Rabbim Sen rü’yet-i cemalini lütfet!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sefine-i Nuh

N, M, Ş, R
Anlayamaz bizi gafil güruh,
Batılı hakka tercih edenlere yuh!
İçtik tertemiz sabuh,
Zaman mı yoksa,
İnsan mı mefsuh?

Haramlar unutulmuş,
Nerede kaldı mekruh?
Yolumuz Kur’an ile eder tavazzuh,
Farklı bedenlerde aynı ruh,
Meşrebimiz sefine-i Nuh,
Gönül bu aşk ile mecruh.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Seher Vakti

Ey nefsim bil ki!
Seher vaktini uykuda geçirmek,
Musluk açıkken kovayı ters çevirmek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Selam Olsun

Selam olsun hakkı ayakta tutanlara,
Selam olsun hakka tutunanlara,
Selam olsun özü ve sözü bir olanlara,
Selam olsun ok gibi dosdoğru olanlara,
Selam olsun nifaktan korunanlara,
Selam olsun yalnızca Hakk’a tevekkül edenlere,
Selam olsun şiirlerimizle dirilenlere,
Selam olsun zulme boyun eğmeyenlere,
Selam olsun harama değmeyenlere,
Selam olsun hakkı tebliğ edenlere,
Selam olsun saf saf dizilenlere,
Selam olsun yalnızca rükûda eğilenlere,
Selam olsun secde ile yükselenlere,
Ve selam olsun bizi anlayabilenlere.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Selam Olsun İhtida Edenlere

Ağlayan gözlerin olsun,
Kalp gülsün, gülistan olsun,
Kutlu olsun, mutlu olsun,
Umutlu olsun,
Şehadet mübarek olsun!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sen Alemlerin Rabbisin

Rahmet Senin,
Şefkat Senin,
Mal Senin,
Mülk Senin,
Münezzehsin,
Mukaddessin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Selam Senin,
Güven Senin,
Sen’sin her ameli bilen,
Şeref Senin,
İzzet Senin,
Her dilediğini yaptıran Sen’sin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kibriyada eşsiz Sensin,
Âlemleri halk edensin,
Kusursuz var eden Sensin,
Benzersiz yaratan Sensin,
Şekil ve suret verensin,
Mağfiret sahibi Sensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,<
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kahır Senin,
Rızık Senin,
Karşılıksız nimet Senin,
Fetih Senin,
İlim Senin,
Dilediğine eksiltensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Genişletme Senin,
Dilediğine ekleyensin,
Küfredeni alçaltırsın,
Zelil edip indirirsin,
Şükredeni yükseltirsin,
İzzet ve şeref verirsin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,

Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

İşitensin ve görensin,
Her noksandan münezzehsin,
Mutlak hâkim Sensin,
Adaletten şaşmaz Sensin,
Lütuf Senin,
İhsan Senin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Her habere hâkimsin,
Şüphesiz ki hilim Senin,
Büyüklükte eşsiz Sensin,
Affın mağfiretin derin,
Aza çok sevap verensin,
Yüceler yücesi Sensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Hıfz Senin,
Rızık Senin,
Hesap gören Sensin,
Azametin ve celalin…
Kibriyada yok benzerin,
İkramın sonsuzdur Senin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Görüp gözeten Sensin,
Duaya cevap verensin,
İlim, rahmet, kudretinle
İhata eden Sensin,
Hikmet Senin,
İyilik ve sevgi Senin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Çok yüce şerefin Senin,
Peygamberler gönderensin,
Ölüleri diriltensin,
Her zaman hazır Sensin,<
Her yerde nazır Sensin,
Varlığın değişmez Senin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Hakkı zuhur ettirensin,
Tevekkül edilensin,
En güzel netice Senin,
Kuvvetin değişmez Senin,
Kudretin sarsılmaz Senin,
Hepsinin menbaı Sensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Müminlere yâr Sensin,
Sevip yardım eylersin,
Hamd Senin,
Sena Senin,
Mahlukatın sayısını,
Hakkıyla bilensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Ademden var edensin,
Var ettiğini yok edensin,
Sonra tekrar diriltensin,
Hayat Senin,
İhya Senin,
Ezelisin, ebedisin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Hayat verip güldürensin
Dilersen de öldürensin,
Mahlukatı dimdik
Ayakta tutan Sensin,
Hiçbir şey yoktur ki
Sen’den gizlensin.
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kadrin büyüktür Senin,
Şanın yücedir Senin,
İhsanın ve keremin
Ne de boldur Senin!
Ne zatında, ne esmanda
Şerikin yoktur Senin.
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Ne ef’alde, ne sıfatta
Ortağın yoktur Senin,
Sen birsin ve teksin,
İhtiyaçtan münezzehsin,
Muhtaç olunan Sensin,
İhtiyar, iktidar Senin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Tasarrufun sahibisin,
Şerikin yoktur Senin,
Öne alan Sensin,
Erteleyen Sensin,
Alçaltansın, yülseltensin,
Başlangıçsız ebedisin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Varlığınla aşikârsın,
Pek yücesin ve gizlisin
Kâinatı, mahlukatı
İdare eden Sensin,
Yüceliğin eşsiz Senin,
İyiliğin ve ihsanın menbaı Sensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Tövbe edilensin,
Bağışlayıp affedensin,
İntikamın çetin Senin,
Zalimleri hiç sevmezsin,
Rahmet ve şefkat Senin,
Mülkün tek sahibisin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Celal Senin,
Azamet Senin,
Pek büyük ikram Senin,
Her işin uyum ile,
Mahlukatı cem’ edensin,
Her zenginlik Senin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Her ihtiyacı verensin,
Dilersen zengin edersin,
Dilemediğin ne ise,
Mani olan Sensin,
Hayrı şerri halk edensin,
Âlemlere nur verensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kulluk Sana,
Dua Sana,
Şükür Sana,
Hamd Sana,
Rükû Sana,
Secde Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Hidayet Senin,
Güzellik Senin,
Hayret veren eserler Senin,
Ebedi Sensin,
Her şeyin tek sahibisin,
Doğru yolu gösterensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şükür Sana,
Minnet Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Tesbihlerin hepsi Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Pek sabırlısın
Ertelersin amma,
İhmal etmezsin,
Eşin yok!
Yok benzerin, ortağın Senin.
Âlemlerin tek ilahı Sensin,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Kıyam Sana,
Kulluk Sana,
Övgülerin hepsi Sana,
Rükû, secde Sana,
Sevgi Sana,
Aşk Sana,
Sen Âlemlerin Rabbisin.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sen Bu Şiirle Diril

Bir şâir bin şiir,
Bin şâir bir şiir.

Âşık cezbededir, bil!
Rabbini Kur’an’la bil.

Yûnus geziyor il il,
Sen bu şiirle diril!

Azaplara atar, bil!
Hikmetsiz konuşan dil.

İnsan ölümsüz değil,
Sen Hakk önünde eğil.

Sözümüz bâtıl değil,
Secden imana delil.

Sen bu şiirle diril,
Belki sana bu son zil.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sen Sev Yeter Ki

Ben istemem makam mevki,
Rabbim Sen sev yeter ki,
Kabir ne güzel bir ev ki,
Seyredilir cennetteki mevki.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sen'den Bana Gelen Güldür

Ey Sevgili!
Ey Sevgili!
Her verdiğin sümbüldür,
Yûnus aşkınla bülbüldür,
Sen’den bana gelen güldür,
İster öldür,
İster güldür,
Ölüm benim düğünümdür.

Ey Sevgili!
Ey Sevgili!
Sesi gürdür,
Senle hürdür,
Yûnus aşkınla özgürdür,
Sen’den bana gelen güldür,
İster öldür,
İster güldür,
Ölüm benim düğünümdür.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sen'den Gayrı

Yaram var derinde,
Aşk Allah’ın evinde,
Derman yok derdime,
Sen’den gayrı,
Sen’den gayrı.

Bir hece var dilimde,
Bedenimin başkentinde,
Duyan yok sesimi,
Sen’den gayrı,
Sen’den gayrı.

Bir âlem var dizemde,
Cümle âlem peşinde,
Bilen yoktur hâlimi,
Sen’den gayrı,
Sen’den gayrı.

Kanlı yaş var gözümde,
Sen’sin tek yâr özümde,
Sevemem hiçbir şeyi,
Sen’den gayrı,
Sen’den gayrı.

Muradım var sözünde,
Duracağım sözümde,
İstemem hiçbir şeyi,
Sen’den gayrı,
Sen’den gayrı.

Çatlamış dudaklarım,
Kurumuş şu damağım,
Susuzluğum asla bitmez,
Hiçbir nehir dindiremez,
Aşktan gayrı,
Aşktan gayrı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sen'den Gayrı Kimim Var?

Bir hiç iken var eden,
Sen’sin beni halk eden,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin akıl takan,
Sen’sin gözler açan,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin dil, dudak veren,
Sen’sin el, ayak veren,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin nimetler veren,
Sen’sin sofralar seren,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin nebi gönderen,
Sen’sin hakkı gösteren,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin ümitler veren,
Sen’sin beni güldüren,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin Ezeli olan,
Sen’sin Ebedi olan,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin ruhum kabzeden,
Sen’sin Sana sevk eden,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin beni kaldıran,
Sen’sin beni haşreden,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Sen’sin beni ölmüşken dirilten,
Sen’sin ebedi hayat bahşeden,
Sen’den gayrı kimim var?
Sen’den gayrı kimdir yâr?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sen'i Gördüm Aşk Gözüyle

Kál dilimle,
Hâl dilimle,
Sen’i andım,
Ben ilimle.

Kalp gözüyle,
Ruh gözüyle,
Sen’i gördüm,
Aşk gözüyle.

Kuş diliyle,
Gül diliyle,
Sen’i andım,
Rabbim diye.

Kalp gözüyle,
Ruh gözüyle,
Sen’i gördüm,
Aşk gözüyle.

Gecenin sessizliğinde,
Seherler Sen dediğinde,
Sen’i andım,
Vedûd diye.

Kalp gözüyle,
Ruh gözüyle,
Sen’i gördüm,
Aşk gözüyle.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sen'sin Ya Rabbel Alemin

Ve tüm yıldızların işaret ettikleri,
Ve tüm âşıkların anlattıkları,
Ve tüm kuşların zikrettikleri,
Ve tüm mahlukatın “Yâ Ehad!” dedikleri,
Sen’sin Yâ Rabbel Âlemin.

Ve her bir mahlukun,
Gerek kálen,
Gerek hâlen,
Yalvarıp durduğu,
Sen’sin Yâ Rabbel Âlemin.

Ve kentilyonlarca yıldızları,
Ve milyarlarca galaksileri,
Ve milyarlarca gezegenleri,
Boşlukta durduran, aşkınla döndüren
Sen’sin Yâ Rabbel Âlemin.

Ve her kış mevsiminde,
Hayat verdikten sonra,
Yeryüzünü öldüren,
Yaprağıyla, toprağıyla
Müthiş bir kabristana çeviren,
Sen’sin Yâ Rabbel Âlemin.

Ve her bahar mevsiminde,
Ölümünden sonra,
Yeryüzünü dirilten,
Yaprağıyla, çiçeğiyle
Ve meyvesiyle haşreden,
Sen’sin Yâ Rabbel Âlemin.

Ve ben görüyorum ki,
Kıyamet anında,
Dilediklerinden gayrı
Her şeyi öldüren,
Ve din gününde tekrar dirilten,
Sen’sin Yâ Rabbel Âlemin.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sevgili'den Davet Var Mı?

Ey nur yüzlü!
Ey gül yüzlü!
Ey bal sözlü!
Vuslat meleği…
O tebliğe koşmaz mısın?
Selam verip durmaz mısın?
Misafirim olmaz mısın?

Söyle! Söyle!
Ne olur söyle!
Sevgili’den davet var mı?
Avdet ile beşaret var mı?
Yoksa sürgüne devam mı?

Melekü’l-Sevk!
Melekü’l-Îsal!
Ey Melek-i Kudsî Visal!
Kelam eyle Allah aşkına!
Yûnus döndü bak şaşkına!
Söyle Vedûd’un aşkına!

Söyle! Söyle!
Ne olur söyle!
Sevgili’den davet var mı?
Avdet ile beşaret var mı?
Yoksa sürgüne devam mı?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sevgini Bana Rızkeyle

Miskine açılır bir perde,
Nefsim esfel-i sâfilinde,
Cehennemin ta dibinde,
Ne olur Rabbim, sen affeyle!
Yüreğime hidâyet lütfeyle!
Sevgini bana rızkeyle!
O rızkı aşka kalbeyle!
Şiir biter, binler âminle.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sevgini Ver Sevgili!

Ateşten korkmam,
Korkum Sen’den,
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Cenneti istemem,
Huriyi neyleyem? (Dipnot)
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Ne baldan ırmaklar,
Ne sütten ırmaklar,
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Seyyah aşkınla deli,
Neylesin yemişleri?
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Pınarlardan bana ne?
Ağaçlardan bana ne?
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Ne köşk isterim,
Ne de kasır,
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Ne hayaldir ne emel,
Makamlar ve mevkiler.
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Meyve dolu bahçeler,
Altınlar ve inciler,
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Talipler aldılar,
Tahtlar ve koltuklar,
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Kadehlerde içkiler,
Muttakiler içerler,
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

İstemem gümüş,
İstemem ipek,
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

Sevgini ver Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!
Sevgili! Sevgili!
Sevgini ver Sevgili!

(Dipnot) Biz burada haşa Allah Azze ve Celle’nin nimetlerini küçümsemiyor ve hiçe saymıyoruz. Belki O Zât-ı Vedûd’un bir damlacık muhabbetini umum nimetlerin fevkinde gördüğümüz için sevgisine talip olmuşuz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sevginle Sen

Gönlümdesin,
Yüreğimde sevginle Sen,
Anıyorum, yanıyorum,
Ağlıyorum ben.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sevmeye Yürek Gerek

Dedi: “Ey çılgın şâir!
Sevgi ne, aşk ne?
İş gerek, aş gerek!
Mal gerek ve mülk gerek!
Hepsine para gerek!”
Dedim: “İslâm gerek,
İman gerek ve aşk gerek!
İnsan gibi sevmek gerek,
Sevmeye yürek gerek!”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Seyit Onbaşı

Çelik püskürtüyor deniz,
Ve Mecidiye Tabyası’nı altüst eden ateş,
Mermi yağıyor âdeta,
Cesur Mehmetçiğimin üzerine.

Ve bir emir
Takım subayı Fehmi Bey’den:
Sığınağa gir, asker hemen!
Allah’ın erleri sığınağa girer,
Cephaneliğe bir mermi isabet eder,
Kahraman Mehmetçik şehadete erer.
Seyit Onbaşı bayılmıştı,
Ayağa kalktı
Ve etrafa baktı,
Gözü omuz omuza çarpıştığı
Yiğitleri aradı,
Ayakta bir tek Ali vardı,
“Ey Ali! Arkadaşlar neredeler?” oldu suali,
On dört şehit verdik,
Ve yirmi dört yaralımız var Seyit, der Ali.

Ayakta kalan Seyit Onbaşı
Bir de Ali ,
Koca Seyit denize bakar,
Düşman gemileri alev saçar
Ve tabyada kullanılabilir
Bir tek top var,
Haçlı ittifakı kıyıya
Yaklaştıkça yaklaşır,
Top mermisini kaldıracak alet arızalıdır.

Seyit’te büyük bir heyecan,
Ali’den yardım umar,
“Yardım et yâ Ali!
Yardım et ki şu gülleyi sırtlayayım.”
Ali bir yerdeki mermiye,
Bir de Seyit Onbaşı’ya bakar,
Bu mermi tam iki yüz yetmiş altı kilo idi,
Kaldıramazsın Seyit! Dedi,
Kaldıramazsın o mermiyi.

Lakin Seyit kararlıydı,
O mermi yerden kaldırılmalıydı,
Başka çare kalmamıştı,
Bir deneyeyim diyerek
Merminin yanına vardı.

Ve ellerini
Kartal pençesi misillü açarak:
“Bismillah!” dedi,
Mermi baştan ayağa yağlıydı
Ve ellerinden kaydı.

Koca Seyit ellerini
Toprağa buladı,
Mermiyi iyice kavradı,
“Yâ Allah! Bismillah!” dedi
Ve mermiyi sırtladı,
Sendeledi; ama pes etmedi.

Merdivenlerini güçlükle çıktı topun,
Ve sürdü mermiyi ağzına namlunun.

Zaman çok dardı,
Namluyla düşmanı hedef aldı,
Mesafeyi ayarladı,
“Bismillah!” dedi,
Ve topu ateşledi.
İşte o an وَمَا رَمَيْتَ اِذْ رَمَيْتَ وَلٰكِنَّ اللّٰهَ رَمٰىۚ (Dipnot) âyeti,
Gönüllerde yankılandı,
Mermi en önde geleni yakaladı,
Ocean denen gemi
Arkasından yaralandı,
Harmanladı,
Etrafındaki tüm gemiler kaçıştı,
Allah’ım O nasıl bir kaçıştı?

Zaferden sonra,
Seyit Onbaşı’nın yanına gelen,
İsteğidir kumandanların,
Bir fotoğraf için,
O merminin kaldırılması Seyit’ten.

Uğraşır, uğraşır
Bir türlü kaldıramaz mermiyi,
Seyit kan ter içinde stresten,
Ama ne çare,
Kalkmaz bir türlü mermi yerinden.

Mermiyi ne kaldıran,
Ne de atan Seyit’ti belli,
Çaresizlik anında etmişti tecelli,
Yetişmişti imdada kudret-i ilahi.

Kumandanların şaşkın bakışlarla bekleyişi,
Ve paşanın sormadan edemeyişi:
Evladım! O zaman nasıl kaldırdın bu mermiyi?
Seyit’ten gelen cevap manidar mı manidar,
Çıktı mı Kumandanım gâvur karşıma,
Biiznillah yine kaldırırım,
Ve yine sürerim mermiyi namluya.

(Dipnot): “Ve attığın zaman da sen atmadın, fakat Allah attı.” (Enfâl Sûresi, 8/17)

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sırlar Çeşmesinden İçtim

Hakk adını ana ana,
İçtim sırlar çeşmesinden kana kana,
Aşk oldum yana yana,
Anlattım anlayana.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sırlar Sırlar İçinde

Ömrüm güller içinde,
Güller gönlüm içinde,
Sırlar sırlar içinde,
Rüyaların içinde,
Cevabı bir niçinde.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sırlarını Bana Ver

Anayım, yanayım
Aşkınla dolayım,
Sırlarını bana ver!
Ben sır küpü olayım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sırr-ı İhlas

Ey nefsim denen riyakâr!
Zannetme ettim kâr,
İhlasla yaptığın amelin azar azar,
Dağlar gibi de olsa
Gayri samimi olanına binler fark atar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Son Nefeste Gelen İman

Azrâil kapıyı çalar,
Kâfir kaçacak delik arar,
Yanar ki ne yanar,
“Eyvah! Muhammed doğruyu söylemiş” der ağlar,
Azabı gördükten sonra imana bir yol arar,
Son nefeste gelen iman neye yarar?
İmtihan bitti artık!
Ruh, cesede tepeden bakar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Söz

Söz zülumat,
Söz bir sanat.

Söz acıdır,
Söz tatlıdır.

Söz bir zehir,
Söz panzehir.

Söz hastalık,
Söz ilaçtır.

Söz bârdır,
Söz kârdır.

Söz mahkumdur,
Söz hâkimdir.

Söz idamdır,
Söz beraat.

Söz memattır,
Söz hayattır.

Söz adavet,
Söz muhabbet.

Söz dalâlet,
Söz hidayet.

Söz zulümdür,
Söz adalet.

Söz dar geçim,
Söz bereket.

Söz nikmettir,
Söz nimettir.

Söz zillettir,
Söz izzettir.

Söz mücazat,
Söz mükâfat.

Söz bir küldür,
Söz bir güldür.

Söz cehennem,
Söz cennetin.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Söz O'nunla Nurlanır

Hakk’a dönüktür özüm,
O’nsuz sönüktür sözüm,
Dünyalıkta yoktur gözüm.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sözün Doğru Olsa Da Yerinde Demek Gerek

Ey nefis!
Konuşmayı sevdiğin gibi,
Dinlemeyi de sevmelisin elbet,
Sözün doğru olsa da,
Yerinde demek gerek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sözün Menbaı

Sözün menbaı ne akıldır ne de lisan.
Sözün menbaı mahall-i imandır bilmeli insan.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sure-i Asr'a Dikkat!

Rabbimiz Sûre-i Asr’da ilân ediyor bak!
Hem de yeminle başlıyor Hakk,
Zaman su gibi akıyor gafleti bırak!
Değerlendiremezsen hüsrandasın mutlak,
İman et ve salih amellere sarılmaya bak!
Her daim tavsiye edilmeli sabır ve hak.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Suskunluğumuz Fırtına-i Ala

Yûnus’u eserleriyle tanı,
Şiirleriyle anla,
Ve dizeleriyle sorgula!
Konuşmamız küçük bir esintidir amma,
Suskunluğumuz fırtına-i âlâ!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Susmak

Bin ârif gördüm,
Hepsi suskundu,
Bin cahil gördüm,
Susanı yoktu.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sükut

Ey nefsim!
Sükut et!
Abes konuşmayı kes!
Rüzgâr ol!
Hikmet es!
Bilemez bizi herkes.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sünnetin İnkarı Ebu Cehil'den De Cahil Eder İnsanı

Kimmiş o sünneti inkâr eden gafil?
Olmak mı ister Ebû Cehil’den de cahil?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sürgün

Dünya hayatı bir sürgün,
Gün gelir biter sayılı gün,
Öleceğiz, döneceğiz
Rabbimizi göreceğiz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Sürgündeyim

Kalbim anıyor,
Kalem yazıyor,
Yaram kanıyor,
Sürgündeyim,
Her bir zerrem
Aşkla yanıyor.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Süslü Dünya

Süslü dünyaya kandık,
O tüccardan ne aldık?
Aldandık!
Hep onu andık,
İşte kabre vardık,
Amellerimizle baş başa kaldık.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şah Damarımdan Daha Yakınsın

Unutmam,
Unutamam,
Varlığımdasın,
Hep yanımdasın,
Şah damarımdan
Daha yakınsın.

Unutmam,
Unutamam,
Var edenimsin,
Can verenimsin,
Şah damarımdan
Daha yakınsın.

Unutmam,
Unutamam,
İşitensin, görensin,
Hep benimlesin,
Şah damarımdan
Daha yakınsın.

Unutmam,
Unutamam,
Sen Rabbimsin,
Sahibimsin,
Şah damarımdan
Daha yakınsın.

Unutmam,
Unutamam,
Göz verenimsin,
Söyletenimsin,
Şah damarımdan
Daha yakınsın.

Unutmam,
Unutamam,
Sen yarattın,
Sen donattın,
Şah damarımdan
Daha yakınsın.

Unutmam,
Unutamam,
Sen lütfettin,
Sofralar serdin,
Şah damarımdan
Daha yakınsın.

Unutmam,
Unutamam,
Her şey Sen’i andırır,
Aşkın ile yandırır,
Şah damarımdan
Daha yakınsın.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şah Damarımızdan Bize Daha Yakınsın

Sen’den uzak kalınmaz,
Sen’siz nefes alınmaz,
Sen tek ilahımızsın,
Yaratanımızsın,
Şah damarımızdan bize,
Daha yakınsın.

Yokken var edensin,
Cansıza can verensin,
İşitensin, görensin,
Sen her şeyi bilensin,
Şah damarımızdan bize,
Daha yakınsın.

Ağlatan, güldürensin,
Diriyi öldürensin,
Ölüyü diriltensin,
Sonsuz kudret sahibisin,
Şah damarımızdan bize,
Daha yakınsın.

Resul’ü gönderensin,
Kur’an’ı indirensin,
Yolumu gösterensin,
Tek hidayet verensin,
Şah damarımızdan bize,
Daha yakınsın.

Hastalık da musibet de
Her biri derman derde,
Temizlersin günahlardan,
Tek şifa veren Sen’sin,
Şah damarımızdan bize,
Daha yakınsın.

Rahmetini indirensin,
Gözyaşımı dindirensin,
Hikmete erdirensin,
Her şeyin tek sahibisin,
Şah damarımızdan bize,
Daha yakınsın.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şair Bir Aynadır

Aynı adama baktılar,
Farklı adlar taktılar,
Şâir denen aynada,
Onlar kendilerine baktılar.

Kibirlenip kalktılar,
Nasihatten kaçtılar,
Ben hiç ölmem sandılar,
Gafletle boyandılar.

Onlar kalpsiz taş duvar,
İsyanda bir baştılar,
Yûnus’u taşladılar,
Belki ölür sandılar.

Hadlerini aştılar,
İnkâra bulaştılar,
Hakk’tan uzaklaştılar,
Şeytana yaklaştılar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şaire Bir Sual

Dediler: “Sen matematikçi değil misin?”
Dedim: ”Evet, ben matematikçiyim.
Dileyene çapını, dileyene alanını
Ve hacmini bildirmektir işim.”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şehit Kokan Toprak

Ey bu vatan evladı!
Dur, bir tanı ecdadı!
Özgürlüğünün adı,
Şehit kokan toprağı.

Bayrağına kastetmiş,
Gözü dönmüş caniler.
Nerelerden geldiler?
Hem neden geldiler?

Hedef Çanakkale’ydi,
Leş kokar kibirleri,
Haçlının zelilleri,
Döktüler zehirleri.

Donanma son sistem,
Boğazda kuduzlar,
Toplar hiç susmuyor,
Kinler kusuluyor.

Zırhlılardan gelen toplar,
Uçaklardan bombalar,
Bunlarda mertlik ne arar,
İnsanlıktan yoksunlar.

İmansızlar, vicdansızlar
Her taraftan saldırdılar,
İman sızlar, vicdan sızlar,
Gövdeler artık başsızlar.

Atan namus dedi,
Vatan canım dedi,
Canını verdi,
Namusu çiğnetmedi.

Yağmur gibi mermiler,
Ecdadın göğsü siper,
Aylarca direndiler,
Haçlı’yı titrettiler.

Atan kalbim dedi,
Vatan benim dedi,
Benliğini verdi,
Bayrağı indirtmedi.

Lağımlardan geldiler,
Bombalayıp gittiler,
Koptu parmak, el, ayak,
Uçtu başlar, göz, kulak

Atan can dedi,
Vatan kan dedi,
Kanını verdi,
Ezanı dindirtmedi.

İmkân bizde dediler,
Galip geliriz dediler,
İmana yenildiler,
Defolup gittiler.

Ey evlat! İşte budur ecdad,
Bil, bildir, diril
Ve dirilt!
Şehit kokan toprağı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şems Çıktı Nücum Kayboldu

Hak geldi batıl yok oldu,
Şems çıktı nücum kayboldu,
Âlemler nura gark oldu.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şeytanın Yaratılması

Dediler: ”Allah şu şeytanı yaratmasaydı ne güzel olurdu.”
Dedim: ”O zaman ak ile kara; elmas ile kömür nasıl belli olurdu?”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şiir Biter Mana Bitmez

Şiir bitse de mânâ bitmez,
Sevdası Baki olanın,
Sözü tükenmez.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şiir Hikmetle Örülür

Güneş doğar,
Güneş batar.

Gayelerin, hedeflerin,
Âh o tûl-i emelin!

Gaflet verir, sarhoş eder,
Dünya aşkı rezil eder.

Günler geçer,
Ömür biter.

Nevm büyür,
Ve mevt görünür.

Ruh yürür,
Ceset gömülür.

Dizeler kısa görülür,
Şiir hikmetle örülür.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şiir Ve Şair

Şiir vardır evliya eder,
Şiir vardır eşkıya eder,
Şâir vardır evliya dahi gıpta eder,
Şâir vardır eşkıyalar da lanet eder.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şol Duama Ol Taç

Ey akıl!
Düşün ve hikmete var!
Ey arz!
Müjde sana!
Bahar var,
Haşir var,
Ey ins!
Hakikata ağ aç!
Ey ağaç!
Yaprak avuçların aç!
Şol duama ol taç!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Şükür Ve Sabır

Şükür tohumdur sabır suyu,
Esirgeme ki suyu,
Yeşersin şükür tohumu.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Taallüm Ve Talim

Ey insan!
Nefsi terk et!
Talep et ilim!
Vazifen bu taallüm,
Sebat et, ol âlim!
Ve ekle ilmine hilim,
Ol bu yolda muallim!
Ta ki edesin hakkı talim.
Hikmetle donatsın,
Alîm-i Hakîm.
Rahmetiyle kuşatsın,
Rabb-i Rahîm.
Kucak açıp beklesin,
Şol cennet-i Naîm.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tahakküm Ve İstişare

Tahakküm düşürür esfel-i safilîne,
İstişare götürür a’lâ-yı illiyyîne.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Taklit Ve Tahkik

En sevmediğimiz iş körü körüne taklittir.
Ve en sevdiğimiz iş şevk ve zevk ile tahkiktir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Talebe Olmak Öğrenci Olmanın Gayrıdır

Talebe talep eder,
Öğrenci ekseriyetle pasif dinler,
Ve verdiğini yer,
Bir de ikisi eş anlamlı derler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Talebe-i İlim Ve Tabela-i Kitap

O kitap ki mükemmel bir eser,
Okur da amel edersen eğer,
Olursun talebesi,
Okur da amel etmezsen eğer,
Olursun tabelası.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Taleb-i Hidayet

Fatiha ki taleb-i hidayet,
Kur’an’dır bu duaya icabet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tarihe Karışanlar Ve Tarih Yazanlar

Nefislerine binek olup da uyuyanlardır tarihe karışanlar,
Nefislerini binek yapıp da hakka uyanlardır tarih yazanlar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tasavvuf Sevmek Ve Terk Etmektir

Tasavvuf Allah’ı sevmek,
Allah için sevmek,
Allah için olmayan
Her ameli,
Ve her sevgiyi
Allah için terk etmektir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Taş Bağırlı Dağlar

Allah deyu deyu,
Çıktım dağlara,
Haykırdım doya doya,
Taş bağırlı dağa,
Kim ne duyura?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Taş Kalpli Dağlar

Âşık ki ağlar,
Su olmuş çağlar,
Taş kalpli dağlar,
Nasıl ki ağlar?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tebdil-i İsimle Mahiyet Değişmez

Aslı çirkin olanı,
Değiştiremez onun adı,
İster piyango desinler,
İster loto, ister ganyan,
Hepsi kumardır,
Bilsin bunu oynayan.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tebliğ İçin

Tebliğ için iman gerek,
İlim gerek, irfan gerek
İlah’a adanmak gerek,
Hakk adını anmak gerek,
Rabb’e daim tapmak gerek,
Aşk ile kavrulmak gerek,
Yakmak için yanmak gerek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tefekkür Mukteza-i Fıtrattır

Marifet hikmet-i hilkattir,
Tefekkür mukteza-i fıtrattır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tek Aşk

Göz ver, yanarak bir başka!
Öz er, anarak tek aşka!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tek İsteğim Sen

Ey zifiri karanlıkların ışığı!
Ey kimsesizlerin kimsesi!
Ey sessizlerin gür sesi!
Ey bütün ilimlerin şehadet ettiği!
Ey bütün varlıkların anlamı!
Ey başlangıcı olmayan sonsuz!
Doğrudan Kur’an’a muhatap
Olduğum gün ayan,
Ne dilim tutuldu,
Ne de kalemim bir an,
Enbiya ile dost oldum,
Lütfettin ulvi bir beyan.
Ey Semî’-i Mucîb-i Rahim!
Sonsuz rahmetinedir hasretim,
Visal meleğindedir gözlerim,
Vatan-ı aslime davet beklerim,
Her şiirim Sen’sin,
Her dizem Sen,
Ey Vedûd-u Veliyy!
Ey Vâfi-i Kuddûs!
Her isteğim Sen’den,
Ama tek isteğim Sen,
Davet listesine
Beni de ekletsen!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tek Sevgili

Şiirlerim Sana,
Övgülerim Sana.

Tek Sevgili,
En Sevgili,
Yaratansın Sen Sevgili,
Yaşatansın Sen Sevgili.

Her satırım Sen’in için,
Bu sadırım aşkın için.

Tek Sevgili,
En Sevgili,
Ne güzelsin Sen Sevgili,
En güzelsin Sen Sevgili.

Hayatım ayna,
Sen’in esmana.

Tek Sevgili,
En Sevgili,
Var edensin Sen Sevgili,
Can verensin Sen Sevgili.

İbadet yalnız Sana,
Elbette dönüş Sana.

Tek Sevgili,
En Sevgili,
Tek ilahsın Sen Sevgili,
Rabbimizsin Sen Sevgili.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Telkin

Malum telkin yapışları,
Azrail’in bakışları,
Kalbimin son atışları,
Vuslata can atışları,
Rabbime koşarım,
Ma’buduma uçarım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Terakki Nasıl Olur?

Ey terakki nasıl olur diyen!
İnsan bir kuş gibidir,
Bir kanadı ilim,
Bir kanadı bilim,
Bil bunu sen!
Tek kanatla uçan bir kuş,
Görmedim daha ben.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Terakki Nerede?

Ey nefs-i emmare!
Bilir misin terakki nerede?
Münakaşayı terk eyle!
Haklı olsan bile,
Bilme yalan hile,
Şakasına olsa bile,
Haramdan lokma yeme,
Bir zerre olsa bile,
Zinanın her türlüsünü terk eyle!
Küçücük bir bakış olsa bile,
Asla kendini kimseden büyük görme!
Yap ibadeti sadece ve sadece
Şükreden bir kul olayım diye.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tercihimiz

Tercihimiz baş olmak,
Benlikte yok olmak,
Gözlerde yaş olmak,
Aşk ile tok olmak,
Açlığa aş olmak,
Hedeften sapmayan,
Dosdoğru ok olmak,
Müttakîne baş olmak.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Terk Eden Kaybeder

Tefekkürü terk eden hikmeti,
Tebessümü terk eden tevâzuyu,
Selamı terk eden muhabbeti,
İstişâreyi terk eden istikameti,
Samimiyeti terk eden sadık dostları,
Sulhu terk eden huzuru,
Rükû ve sücûdu terk eden nuru,
Empatiyi terk eden insanlığını kaybeder.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tesettür Tarz Değildir

Değildir tesettür tarz,
Nass-ı Kur’an ile farz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tesettürden Gaye Nedir?

Allah örtü ile emretti gizlemeyi zineti,
Ne yazık ki bir kısım muasırlarımız,
Yaptı örtüyü en güzel zineti.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tevekkül

Zannetme ki tevekkül sebepleri terk edip
Bir mûcize beklemektir,
Tevekkül esbaba müracaat edip
Neticeyi Hakk’tan dilemektir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tevessülün Akıbeti Muhtelifedir

Tevessülün akıbeti muhtelifedir,
Kimi Hakk’a vardırır,
Kimi yolda kaldırır,
Kimi sapkınlığı artırır,
Kimi şirke vardırır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tevhid Ve Aşk

Tevhid şirki terk edebilmektir,
Bismillah yardım dilemektir,
Hamd mükemmeli gösterebilmektir,
Tefekkür basiretle görebilmektir,
Zikir duyup anabilmektir,
Şükür nimete teşekkür edebilmektir,
Sabır dayanabilmektir,
Takva günahı terk edebilmektir,
Tevekkül vazifeni yerine getirmek,
Neticeyi Hakk’tan isteyebilmektir.
İbadet emre itaat edebilmektir,
Secde yaklaşabilmektir,
İhlas her işte samimiyettir,
Ve aşk dediğin,
Bunları yaşayabilmektir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tevhid Ve Şirk

İmanın şah damarı tevhiddir,
Şirk o şah damarı keserek
İmanı katletmektir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Toprağın Dirilişi

Rahmetine müjdedir,
O hikmetli rüzgarlar,
Yüklenip getirilir,
Yağmur yüklü bulutlar.

Meyyit bir beldeye ,
İndirilir yağmurlar,
Çıkarılır sebzeler,
O sanatlı meyveler.

Gel şu tasarrufa bak!
Dirilir ölü toprak,
İbretle bir daha bak!
Mevtayı da böyle çıkarır Hakk.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Toprakla Mükaleme

Sesleniyorum sana!
Ey kara toprak!
Cevap ver, şu âşığa!
Sen mi yaptın,
Bunca nakışlı yaprak?
Ses veriyor toprak,
Bu seda gayet berrak:
Ey âşık!
Ne demek bir yaprak yapmak?
Ne kalem var ne defter
Ne ilmim var ne cetvel
Ne iradem ne kudret
Yok bende böyle bir hikmet!
Nasıl çizerim yaprak?
Nasıl dokusun toprak?
Sonsuz ilim hikmetle
Çiziliyor o yaprak.
Kesif bir perdedir;
Ancak O’na bu toprak.
Sen yaz bunu ey Yûnus!
Biz bu işte yokuz!
Bu yük ağırdır bize,
İman gerektir size,
İcad ne haddimize,
Yaz bunu dize dize!
Şirk bitsin, küfür gitsin!
Mahlukat dile gelsin!
Müşrikler dize gelsin!
Hidayet dillensin,
Gafiller uyansın!
Küfür örtüsü kalksın!
Sen Şâir’ül İslâm’sın!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tövbe Eyle Yürekten

Ey gözü haramla yorulmuş,
Ey özü haramla yoğrulmuş,
Ey sözü yalanla boğulmuş,
Ümit kesme Rabbinden!
Yüz çevir, kesretten!
Tövbe eyle, yürekten!
Son nefese ermeden,
Ölüm sana gelmeden.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tüm Övgüler Allah'adır

Tüm övgüler yalnızca Allah’adır,
Kimi doğrudan gider ârifçe,
Kimi dolaylı gider zarifçe,
Kimi eserden müessiri görür O’nu över,
Kimi eseri övse de bu övgü O’na gider.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Tüm Sözlerim Nefsime

Nefsim ki emmare,
Başkasına ders vermek ne haddime,
Tüm sözlerim nefsime.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Uğratma Nara!

Tutulma zara!
Hikmeti ara!
Gir Hakk yoluna!
Düşme sen dara!
Baktım mezara,
Kim ibret ala?
Gaflet yok ola!
Marifet dola!
Yûnus fukara,
Uğratma nara!
Gönlümde yara,
Hidayet sara.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Uyan Ey Gafil Nefis!

Ömürdür dünyadaki sermaye,
Hasenattır ukbadaki sermaye,
Uyan ey gafil nefis!
Nasıl olur da boş geçer bir saniye?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Uyan Millet-i İslamiye

Sen Türk, sen Kürt, sen Arap’sın dediler,
Millet-i İslâmiye’yi bu ateşle erittiler.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Uyandır Ya Rabbim!

Gül şükreder,
Hoş kokusuyla;
Kuş zikreder,
Seher vuruşuyla;
Hakk deyip uçuşuyla.
Arı ibadettedir,
Şifalı bal dokuyuşuyla.
Rüzgarlar tesbihtedir,
Hû okuyuşuyla.

Anladım ki ey nefsim!
Tek nankör benim,
En cahil benim,
Sarhoş gafil benim,
Ne olur bu hâlim?
Uyandır yâ Rabbim!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Uyku

Uyku beş saattir,
Çoğu kabahattir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Uyku Göz Kapamak Değildir

Kendim bildim bileli,
Uyudum mu bilmem,
Ben göz kapamaya,
Uyku demem.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Uzlet

Gördüm yapayalnız,
Bu asırda samimiyet.
Bizim payımıza düşen,
Mümkün mertebe uzlet.

Uzlet gayret, uzlet hayret,
Uzlet rahmet, uzlet nimet,
Uzlet hikmet, uzlet izzet,
Ve dahi uzlet ancak samimiyet.

Gördüm yapayalnız,
Şol zamanda samimiyet.
Bizim payımıza düşen,
Mümkün mertebe uzlet.

Uzlet iffet, uzlet ibret,
Uzlet nöbet, uzlet cevvaliyet,
Uzlet teslimiyet, uzlet mazhariyet,
Şüphesiz uzlet ancak samimiyet.

Gördüm yapayalnız,
Bir köşede samimiyet.
Bizim payımıza düşen,
Mümkün mertebe uzlet.

Uzlet velinimet, uzlet istikamet,
Uzlet mahviyet, uzlet keyfiyet,
Uzlet ciddiyet, uzlet meymenet,
Ve dahi uzlet ancak samimiyet.

Gördüm yapayalnız,
Ağlıyor samimiyet.
Bizim payımıza düşen,
Mümkün mertebe uzlet.

Uzlet muhabbet, uzlet merhamet,
Uzlet ubudiyet, uzlet afiyet,
Uzlet azîmet, uzlet haşyet,
Şüphesiz uzlet ancak samimiyet.

Gördüm can çekişiyor,
Artık samimiyet.
Bizim payımıza düşen,
Mümkün mertebe uzlet.

Uzlet hicret, uzlet himmet,
Uzlet ibadet, uzlet inayet,
Uzlet rağbet, uzlet saffet,
Ve dahi uzlet ancak samimiyet.

Gördüm can çekişiyor,
Şol zamanda samimiyet.
Bizim payımıza düşen,
Mümkün mertebe uzlet.

Uzlet sadakat, uzlet sebat,
Uzlet bir sünnet, uzlet velayet,
Uzlet saadet, uzlet galibiyet,
Şüphesiz uzlet ancak samimiyet.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ümmet-i Bülbül

Ey gül!
Gül hadi!
Sen bülbüle.
Bülbül harap oldu,
Hep sen diye.

Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!

Bülbül tutulmuştur güle,
Uyku girmez gözlerine,
Seher vakti nöbetlerde,
O güzel sesi ile,
Verir âlemlere neşe.

Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!

Yağmur yüklü bulutlar,
Ve o güzelim rüzgarlar,
Bir de o, o topraklar…
Hayran kaldı bu aşka,
Bülbülün sevdası bir başka.

Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!

Bülbülün dilinde hoş nağmeler,
Aşk kokan o dizeler,
Âşık bülbül hep gül ile,
Bülbüle hasret tüm sevenler,
Arşa çıkar bu özlemler.

Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!

Bu firakı taşıyamaz.
Gözlerinde yaş kalmaz,
Bülbül gülden ayrı olmaz,
Yürek buna dayanamaz,
Bülbül gülsüz yaşayamaz!

Ey Gül Muhammed Mustafa!
Gül, ümmet-i bülbüle!
Gül Muhammed şefaatinle!
Gül, ümmet-i bülbüle!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Üslup Virüsleri

Ey kalp!
Ne diye yoruldun?
– …
Dinledim, ben de duydum.
Üslupta virüsler buldum,
Formata ihtiyaç duydum.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Üstünlük

Üstünlük ne ırk ne soy ne servet,
Ne güzellik ne de mevki iledir.
Üstünlük ancak takva iledir.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Vahid-i Ehad

Her insanda var,
İki el, iki ayak,
İki göz ve iki kulak,
Buradan anlayarak
Kul Vahîd’e ulaşacak!

Dikkatle bakacak,
Sonra akla varacak,
İnsanlar azaca bir ancak,
Her birinde alamet-i farika bulacak.
Ve kul Ehad’e ulaşacak!

Sonra bakacak,
Elma dolu bir ağaca,
Tat, koku, renk,
Şekil ve sanatla ahenk,
Kulu Vahîd’e sevk edecek!

Biraz daha yaklaşacak,
Ve dikkatle bakacak;
Tat, koku, renk, şekil ve sanattaki birlikle,
Her elmada bir farklılık görecek,
Ve Rabbim Ehad’dir diyecek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Vahiy Ve Nakil

Vahiy önce gelir ey akil!
Yerinde kullanılmalı nakil.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Varlığın Aşikar

Varlığın aşikâr,
Kâinat ayna.

Varlığın aşikâr,
Mahlukat ayna.

Varlığın aşikâr,
Şems haykırıyor,
“Yâ Nûr!” diyor.

Varlığın aşikâr,
Kuş haykırıyor
“Yâ Hakk!” diyor.

Varlığın aşikâr,
Dağ haykırıyor,
“Yâ Celil!” diyor.

Varlığın aşikâr,
Gül okuyor,
“Yâ Cemil!” diyor.

Varlığın aşikâr,
Bulut, yağmur
Rahman okur.

Varlığın aşikâr,
Vahid’e koş!
Yıldız okur,
Bunu bir hoş.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Varlığınla Gurur Duyuyorum

Kuşlar Sen’i zikreder duyuyorum,
Ağaçlar kıyam eder görüyorum,
Yapraklar duadadır işitiyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Yıldızlar Vahid yazar okuyorum,
“Ehad!” deyişlerini duyuyorum,
Semavatla Yâ Kayyum! okuyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Dağlar Celil okur, şahit oluyorum,
Çiçekler “Cemil!” diyor, çıldırıyorum,
Şahidim ben de, ben de diyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Kış mevsimini okuyorum,
“Mümît!” diyorlar, duyuyorum,
Firak nedir? Ben biliyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Bahar geliyor görüyorum,
“Ümit!” diyorlar, duyuyorum,
Muhyi ismini okuyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Denizlerle konuşuyorum,
“Deli!” diyorlar, biliyorum,
Celil’de Cemil okuyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Göz vermişsin görüyorum,
Kâinatı okuyorum,
Marifetle doluyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Kulak vermişsin duyuyorum,
Zikirde saadet buluyorum,
Kanatlanıp uçuyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Dil vermişsin tadıyorum,
Hakîm ismini okuyorum,
Sevgili’yi anlatıyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Kalp vermişsin seviyorum,
Sevgi Sen’in biliyorum,
Aşk Sen’sin biliyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Ölümden hiç korkmuyorum,
Firaktan kurtuluyorum,
Onu düğün biliyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Aşkın ile ağlıyorum,
Su olmuşum çağlıyorum,
Yalnız Sana çağırıyorum,
Varlığınla gurur duyuyorum.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Vasiyetimdir

Şaşmayın,
Ve şaşırmayın!
Sakın ha ağlamayın!
Vasiyetimdir,
Öldüğüm vakit,
Beni omuzlarınızda değil,
Diz hizasında taşıyınız
Ve öylece kabre bırakınız.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Vazife-i Memur

Ulu’l-emre itaat farzdır madem,
Allah ve Resûlü’ne isyan yoksa,
Memura düşen itaat hem de elzem.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ve Bir Şiir Ki

Ve bir şiir ki tüm şiirleri sil baştan yazdıracak,
Ve bir iman ki Hakk’ın adını yüreklere kazdıracak,
Şâir’ül İslâm fanidir, bir gün fena bulacak,
Ama bu hakikatler,
Biiznillah kıyamete dek dilden dile dolaşacak,
Satırlarda kalmayıp sadırlara akacak.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Veda Görülüyor

Ey nefsim!
Sonbaharda yapraklarını döken ağaç misillü,
Kâinat ağacının yaprakları dökülüyor,
Her gün bir sevdiğin ölüyor,
İşte bu ölümdür ki gaflet denen uykunu bölüyor,
Yakında sana da vedâ görülüyor,
Hâl böyleyken tüm vaktini bu fâni dünyaya sarfetmek,
Kendini burada ebedî zannetmek,
Ne kadar da bâtıl, güneş gibi görülüyor.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Vedud'un Habibi

İşte geliyor nebi!
Gözleri sürmeli,
Gül kokar teni.
Kur’an’ın yürüyen hâli,
Vedûd’un habibi,
Ümmetin rehberi.

Lâ ilâhe illallah!
Muhammed Resûlullah!
Lâ ilâhe illallah!
Muhammed Habibullah!

Anam babam olsun sana feda!
Ben asla edemem sana veda;
Yürek dilimden süzülen eda,
Öyle gür ki bu seda,
Duysun bunu tüm dünya!

Lâ ilâhe illallah!
Muhammed Resûlullah!
Lâ ilâhe illallah!
Muhammed Habibullah!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Vehmi Kapı

Örümcek ağından bir yapı,
Onlarınki vehmi bir kapı,
Ehl-i küfür yutacak,
Mahşer günü hapı.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Veli

Kömür içinde elmas gibidir her veli,
İnsanlar içinde binler hikmetle gizli,
Hor görünür, gülünür sanılır bir deli.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Visal Meleği

Ey Visal Meleği!
Seni bilmeyen gafil.

Ey Terhis Meleği!
Seni sevmeyen cahil.

Sensin güller ile gelen,
Sensin sürgünü bitiren.

Sensin Allah’a götüren,
Sensin hasreti bitiren.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Vuslata Muntazır

Şiirleri aşka nazır,
Dizeleri sadra kazır,
Yûnus vuslata muntazır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Vücud Sücudu İktiza Eder

Yokluktaydım Rabbim verdi vücûd,
Nasıl olur da etmem O’na sücûd?

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ya Biz Önde Geldik Ya Zaman Geride Kaldı

Dediler: “Bir türlü anlayamıyoruz seni
Ve şu garip sözlerini,”
Dedim: “İleri, ileri…
Anlayabilirse yirmi ikinci asrın dâhileri,
Bahtiyar bilirim kendimi.”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Ya Vedud!

Kalbini Rahman’a,
Teslim eyledi,
Evirdi, çevirdi
Dile getirdi.

Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Ben Sana muhtacım,
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Aşkına kurbanım.

Bu aşk her zerremi,
Şems eyledi,
Kül etti,
Gül etti,
Mecnun eyledi.

Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Ben Sana muhtacım,
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Aşkına kurbanım.

Aşkına düşenler,
Bayram eyledi,
Yûnus bu aşka,
Hayran eyledi.

Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Ben Sana muhtacım,
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Aşkına kurbanım.

Âşık aşkı ile,
Seyran eyledi,
Âşığı görenler,
Hayret eyledi.

Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Ben Sana muhtacım,
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Aşkına kurbanım.

Anlaşılmaz kıldı,
Abdal eyledi,
Dilleri kalbine,
Aptal eyledi.

Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Ben Sana muhtacım,
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Aşkına kurbanım.

Canını Canan’a,
Satar eyledi,
Seherlerde kuşlarla,
Zikir eyledi.

Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Ben Sana muhtacım,
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Aşkına kurbanım.

Yûnus âlemleri,
Seyreyledi,
Aşkın semasına,
Urûc eyledi.

Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Ben Sana muhtacım,
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Aşkına kurbanım.

Dilim tutuldu,
Kalbim söyledi,
Aşkın arşına,
Çıkar eyledi.

Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Ben Sana muhtacım,
Yâ Vedûd! Yâ Vedûd!
Aşkına kurbanım.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yağmur Bulutları

Bindim bir uçağa,
Karıştım bulutlara,
Sordum o pamuklara:
Nasıl indirirsiniz yağmuru,
Muhtaç olan toprağa?

Cevap verdiler bana:
Biz ancak süslü bir perdeyiz.
Bizi su ile dolduran,
Muhtaçlara koşturan,
Rabbü’l- Âlemin’in hizmetçileriyiz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yaz Bunu Kalem!

Âdem der:’’Nedir âlem?’’
İ’lem eyyühel âlem!
Yaz bunu kalem!

Adem bir âlem,
Vücûd bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Sema bir âlem,
Arz bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Necm bir âlem,
Seyyare bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Hava bir âlem,
Bahr bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Can bir âlem!
Kan bir âlem!
Yaz bunu kalem!

Nebat bir âlem,
Hayvan bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Mantar bir âlem,
Cin bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Melek bir âlem,
İnsan bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Nevm bir âlem,
Mevt bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Dünya bir âlem,
Berzah bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Şehadet bir âlem,
Gayb bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Leylak bir âlem,
Gül bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Kedi bir âlem,
Kelb bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Sen bir âlem,
Ben bir âlem,
Yaz bunu kalem!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yazılanlar İkram İnsanlığa

Hakk’tan ilham geldi sadırıma,
Sadırımdan döküldü satırıma,
Aşk dolu sineler hatırına,
Yazılanlar ikram insanlığa.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yeni Fatihler İçin

Abdullah İbni Ömerler için,
Ömer gibi pederler gerek!
Yeni Fatihler için,
Yeni Akşemseddinler gerek!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yevm-i Mahşer

Gök yarılır,
Yer açılır,
İçindekiler saçılır;
Arz dümdüz işte bak!
Rabbe boyun eğilir,
İnsan hesaba çekilir.
Kitaplar dağıtılır;
Kimi sağından alır,
Hesap ona kolaydır.
Kiminin solunda kalır,
Hesap ona zorlaşır;
Bu en büyük olaydır.
İstese de yok olmaz,
Geriye dönüş olmaz.
Salihler nimet içinde,
Mücrimler ateş dibinde.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yıldızlar Ve Güneş

Geceyi yıldızlar aydınlatır amma,
Bir yıldız ki Güneş olur da,
Görünmez başka yıldız,
Ve yakılmaz lamba.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yollarımı Açan Var

Durduramazsınız beni,
Susturamazsınız beni,
Göklerden bir müjde var,
Yollarımı açan var.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yunus

Yûnus’tan öte bir Yûnus vardır,
Yûnus’un işareti bir Yûnus vardır,
Sanma her Yûnus, Yûnus kokandır!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yunus Hamd İle Başlar

Yûnus hamd ile başlar,
Gözden gelir kanlı yaşlar,
Secdededir; mü’min başlar
Hacılar şeytanı taşlar,
Kıyamdadır tüm ağaçlar,
Rükûda bekler hayvanlar,
Hakk deyip uçan kuşlar,
Hû diyen tüm rüzgârlar,
Hepsi de Sen’i anarlar,
Cümle âlem Sana tapar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yunus Sen'i Diler

Ben Sen’den bir eser,
Aşkın eder beter,
Yûnus Sen’i diler,
Lütfet, cemalin göster!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yücelten De Alçantan Da Allah'tır

Allah’ın yücelttiğini kimse alçaltamaz,
Allah’ın alçattığını kimse yüceltemez.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yükseliş

Aşk ile geldim vecde,
Rabb’e eyledim secde,
Şol yükseliş arş, diye!
Hakk adını an, diye!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yüreği Yüzden Okumak

Görmüyorsa haramı eğer bir göz,
Söylenmese de tek bir söz,
Yüzden okur yüreği,
Elbette o masum göz.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yüreğimizdeki Sevda

Aşk dedikse kastetmedik,
Uzun saçlı bir ince belli,
Yüreğimizdeki sevda,
Dizelerimizden belli.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Yüzümü Güldür!

Dillerden düşmeyen,
Aşk kokulu güldür.
Günbegün ağlayan,
Vefalı bülbüldür.
Ey Maşuk!
Ne olur artık
Gül, yüzümü güldür!

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Zafer-i Ekber

Bir yıkılış bin kalkınıştır,
Bir mağlubiyet bin galibiyettir elbet,
Mühim olan yenilgi içinde büyüyen,
Zafer-i ekberi görebilmek.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Zahirden Hakikate İntikal Edemeyen Biri

Dedi: “Ey şâir sen şiirlerinde ne diye ölümü istersin?”
Dedim: “Sen Sevgili’ye kavuşmaya ölüm mü dersin?”

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Zakire Selam

Ey tayr!
Haydi buyur!
Dilindeki zikri duyur!
Zikrin ile Hakk’a erdim,
Seni gördüm selam verdim,
Sandılar ki delirdim.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Zaman Su Gibi Akar

Gündüz, geceye bakar,
Gece, gündüze akar.
Yûnus’un gözünden
Kanlı yaşlar akar.

Zaman su gibi akar,
Ömürden şafak atar,
Günahlar bir bir artar,
Hayat, memata akar.

Allah diyen yürekler,
Aşkla bir başka atar,
Tevhid yüze nur katar,
Günah yüzden nur atar.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Zamanın Farzıdır İttifak Hayırdır

Araçlar farklıdır,
Amaçlar aynıdır.

Meşrepler farklıdır,
Davamız aynıdır.

Âşıklar farklıdır,
Mâşuk hep aynıdır.

Dualar farklıdır,
İşiten aynıdır.

Mescidler farklıdır,
Kıblemiz aynıdır.

Diller çok farklıdır,
Zikirler aynıdır.

Renkler çok farklıdır,
Renk veren aynıdır.

Rabbimiz aynıdır,
Peygamber aynıdır.

Fitneler farklıdır,
Çıkaran aynıdır.

Mü’minler aynıdır,
Münâfık aynıdır.

Ümmet paramparça,
İttifak hayırdır.

Zamanın farzıdır,
İttifak hayırdır.

Şair'ül İslam Yunus Kokan

Zekat Bir Kalkan-ı Mühimmedir

Zengini merhametsizlikten,
Fakiri hasedden,
Kinden ve adavetten,
Muhafaza eden,
Bir kalkandır zekât.

Şair'ül İslam Yunus Kokan





İLETİŞİM


E-MAİL : sairulislam571@gmail.com


2020©COPRİGHT
Tüm Hakları Saklıdır.